Türkiye genelinde 19 milyon bina bulunurken, İstanbul’da bulunan yaklaşık 2 milyon binanın yarısının depreme karşı risk taşıdığı yetkililer tarafından söyleniyor. Depreme karşı riskli olan binaların hepsinin kentsel dönüşüm kapsamında yıkılıp yeniden yapılmasının mümkün olmadığını belirten Mapei Genel Müdürü Selman Tarmur “Riskli binaların yıkılıp yeniden yapılmasının ülkemize olan maliyeti yaklaşık 400 milyar dolar. Riskli binaları yıkıp yeniden yapmak için ayıracak zamanımız ve bütçemiz yok. Yapmamız gereken bir an önce bu durum ile yüzleşerek binalarımızın risk durumuna göre yapısal güçlendirme ile depreme karşı güçlendirmek” dedi.
Aktif 3 fay hattı üzerine kurulu olan Türkiye deprem açısından yüksek risk grubunda bulunuyor. Son zamanlarda ülkenin dört bir yanında artan depremler, vatandaşların binalarının sağlam olup olmadığını düşünmesine sebep oluyor. Uzmanlar yaşanan bu depremlerin, büyük depremin habercisi olduğunu belirtiyor. Uzmanların yaptığı açıklamalar vatandaşları binalarının sağlamlığı hakkında düşündürürken önlemler almaları için de harekete geçiriyor. Depreme karşı önlem kapsamında uygulamaya geçirilen kentsel dönüşüm çalışmalarının yetişemediği noktada hızlı, güvenilir ve daha az maliyetli çözüm olarak “Yapısal Güçlendirme Çalışmaları” devreye giriyor.
BİNA GÜÇLENDİRME MALİYETLERİ YIKIP YENİDEN YAPMAKTAN DAHA DÜŞÜK
Ülke genelinde bulunan riskli konutların çok büyük bir bölümünün güçlendirilerek kurtarılabileceğini belirten Selman Tarmur “Riskli tüm binalar güçlendirmeyle kurtarılabilir ancak çok kötü durumda olan binalarda güçlendirme maliyeti yıkıp yeniden yapmaktan daha yüksek çıkabilir. Kriterlere uygun şekilde güçlendirilen binaların, deprem güvenliği açısından yeni yapılardan hiçbir farkı kalmaz. Bu konutlar, yıkıp yeniden yapma maliyetinin yüzde 40’ına veya daha düşük bir rakama güçlendirilebilir” dedi.
ÜLKELER GÜÇLENDİRME İLE DEPREME HAZIRLANIYOR
Bina güçlendirmenin yıkıp yeniden yapmaya göre çok daha kısa sürdüğünü belirten Selman Tarmur “Bina güçlendirme uygulamaları dünyada uzun yıllardır Japonya, Hindistan, İtalya, Çin ve Amerika gibi ülkelerde farklı ölçeklerde ve farklı afetlere yönelik risklerin azaltılması amacı ile uygulanıyor. İster gelişmiş ya da gelişmekte olan, ister gelişmemiş ülkelerde olsun, risk ve zarar azaltma çalışmaları olarak okul, hastane, acil durum hizmeti verilen binalar, altyapı sistemleri, kamu binaları, özel mülkler, kültürel miras yapıları bina güçlendirme uygulaması yöntemiyle güvenli hale getiriliyor. Türkiye genelinde hasarlı bir binanın tamamının yıkılıp yeniden yapılması yaklaşık 2 yıl sürüyor. Bina güçlendirme çalışmaları ise 4 ile 6 ay gibi kısa bir zamanda tamamlanıyor. Tüm eski binaların yıkılarak yeniden yapılması maddi ve manevi olarak mümkün olmayacağından, bu yapıların uygun olanlarının, tespit edilerek güçlendirilmesi yıkıp yeniden yapmaya göre her açıdan daha uygun olacaktır” diye konuştu.
BİNANIZIN ÖLÇÜMLERİNİ YAPTIRIN!
Ülkemizde bina sahipleri ölçüm yaptırmadan, binalarının riskli veya çok sağlam olduğunu söylüyor diyen Selman Tarmur “Güçlendirme projesi yapan Mapei bayileri başvuruda bulunan binalarda hasar tespit çalışmaları gerçekleştiriyor. Yapıların risk faktörlerini ölçümlemek için alanında uzman inşaat mühendisleri aracılığı ile bilgilendirme amaçlı dayanıklılık raporu hazırlıyorlar. Tespit çalışmaları kapsamında binanın kolonlarından ve zemininden örnek parçalar alarak ölçümlerini gerçekleştiriliyorlar. Bu ölçüm sonuçları kapsamında bina sahiplerini öncelikle güçlendirmeye yönlendiriyor, güçlendirmenin faydalı olmayacağı binalarda ise yıkıp yeniden yapmaya yönlendiriyorlar” dedi.