İmar Barışı kapsamında 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 16. maddesiyle getirilen düzenlemeye göre Yapı Kayıt Belgesi başvuruları, tamamen beyan esasına dayalı olarak e-devlet üzerinden alınmış ve Yapı Kayıt Belgesi düzenlenmeden önce herhangi bir denetim yapılmamıştı.
İmar Hukuku Uzmanı Avukat Gökhan Bilgin, başvuru sahiplerinin karşılayacağı yaptırımları ve neler yapılabileceğini anlattı: Bu süreçte vatandaşlar tarafından bilerek veya bilmeyerek İmar Barışı kapsamına girmeyen yapılar için de başvuru yapılmış ve bedeli ödenerek yapı kayıt belgeleri alınmıştı. Daha sonra Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri’nce yapılan denetimler neticesinde, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suretiyle imar barışı kapsamına girmeyen yapılar için Yapı Kayıt Belgesi verildiğinin tespit edilmesi durumunda bu belge iptal ediliyor ve sonrasında vatandaş sıkıntılı bir süreçle karşılaşıyor. Bu yazımızda, yapı kayıt belgesi iptali sonrasında vatandaşın karşılaşacağı idari ve cezai yaptırımlara karşı neler yapılabileceğini anlatacağız.
Hangi yapılan İmar Barışı’ndan faydalanamayacak?
3194 sayılı İmar Kanunu’nun Geçici 16. maddesi ve bu maddenin uygulamasını düzenleyen “Yapı Kayıt Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Tebliği’ne göre imar barışından faydalanamayacak olan yapılar aşağıdaki gibi sayılıyor:
1 – 31/12/2017 tarihinden sonra yapılmış olan yapılar,
2 – Üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlarda bulunan yapılar,
3 – Kesinleşmiş planlar neticesinde sosyal donatı alanı olarak belirlenmiş ve Maliye Bakanlığı’nca aynı amaçla değerlendirilmek üzere ilgili kurumlara tahsis edilmiş Hazineye ait taşınmazlar üzerinde bulunan yapılar,
4 – 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nda tanımlanan Boğaziçi sahil şeridi ve öngörünüm bölgesi içinde Kanuna ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanda bulunan yapılar,
5 – İstanbul tarihi yarımada içinde Kanuna ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanlarda bulunan yapılar,
6 – 6546 sayılı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanunun 2’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde belirlenmiş Tarihi Alanda bulunan yapılar.
Yukarıda sayılan yapılar dışındaki tüm alanlarda bulunan ve 31 Aralık 2017 tarihinden önce yapılmış olan yapılar için alınan yapı kayıt belgeleri geçerlidir. Ayrıca, Hazine’ye ait olmayan veya Hazine’ye ait olsa dahi Hazine tarafından tahsis kararı bulunmayan park alanı, yeşil alan, yol gibi sosyal donatı alanlarında bulunan yapılar için alınan Yapı Kayıt Belgesi de geçerlidir.
İptalden sonraki süreç nedir?
Yapı Kayıt Belgesi iptal edildikten sonra, yapı sahibi ciddi yaptırımlarla karşılayır. Bu nedenle, tüm bu sürecin sebebi olan Yapı Kayıt Belgesi’nin iptaline ilişkin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü işlemine karşı dava açılması önem arz arzediyor. Aksi taktirde, bu işlem kesinleşmiş olacağından, bu işleme dayanılarak tesis edilen diğer işlemlere karşı dava açılsa dahi sonuç alınması mümkün olmayacaktır. Yapı Kayıt Belgesi’nin iptaline ilişkin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü işlemi idari bir işlem olduğu için, bu işleme karşı açılacak olan davanın da yapının bulunduğu ildeki İdare Mahkemesine açılması gerekir. Yapının bulunduğu ilde İdare Mahkemesi yoksa, o ilin yargı çevresinde kaldığı İdare Mahkemesi’nde 60 gün içinde dava açılması gerekir. Zorunlu olmamakla birlikte dava açmadan önce 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 11. maddesine göre idareye itiraz etmek de mümkündür.
Yapı Kayıt Belgesi iptalinden sonra bekleyen sorunlar nelerdir?
Aşağıdaki başlıklar halinde sayabiliriz:
1 – Resmî belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan soruşturma açılır,
2 – İmar kanunu uyarınca yıkım ve para cezası kararı alınır,
3 – İmar kirliliğine neden olma suçundan soruşturma açılır,
4 – İşyeri açma ve çalışma ruhsatı iptal edilir,
5 – Su, elektrik ve doğalgaz aboneliği iptal edilir,
6 – Hazine veya belediye arazilerinin satış işlemi iptal edilir,
7 – Yapı kayıt belgesi esas alınarak yapılan cins değişikliği ve kat mülkiyetinin durumu.