İstanbul Valiliği, 14 Haziran Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları günü nedeniyle 41 yerde kan bağış noktası kuracak. Kan bağışına ilişkin konuşan Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökhan Tolga Adaş, “İçerisinde bulunduğumuz durum, korona virüs enfeksiyonu nedeniyle bizde de tabii kan bağışı bir ara azalmıştı. Fakat şimdi yeniden artmaya başladı” dedi.
İstanbul Valiliği, 14 Haziran Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları günü nedeniyle İstanbul’da, 41 yerde kan bağış noktası kuracak. Kan bağışının arttırılması amacıyla düzenlenecek olan program, 14-15-16 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
“KAN BİZİM İÇİN HAYAT VEREN BİR SIVI”
Kan vermenin insan hayatı için önemini belirten Prof. Dr. Gökhan Tolga, “İçerisinde bulunduğumuz durum, korona virüs enfeksiyonu nedeniyle bizde de tabii kan bağışı bir ara azalmıştı. Fakat şimdi yeniden artmaya başladı. Burada vatandaşlarımızın daha bilinçli bakması gerekiyor. Şöyle bakmak lazım. Nasıl ki yaşadığımız dünyada tatlı su kaynakları dediğimiz akarsular bizler için bir hayatsa, vücudumuzda bulunan damarlarımızda akan kan da doğayı besleyen, tabiatı koruyup, besleyen ve büyüten her şeyi getiren kan bizim için hayat veren bir sıvı oluyor. Vatandaşlarımızın şunu düşünmesi lazım. Ne zaman kimin nerede, hangi şekilde kana ihtiyacı olacağını kimse bilemez. Şu an bizim Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi tamamen normale dönmüştür. Burada hiçbir korona virüs ile ilgili hasta yatmamaktadır. Her türlü tedbir alınmaktadır. Zaten gelen arkadaşlarımız titizlikle kontrollerden geçirildikten sonra buraya geliyorlar. O konuda düşünceleri berrak olsun. Akıllarına başka yanlış bir şey gelmesin” ifadelerini kullandı.
“DÜZENLİ KAN VERME BİR NEVİ SAĞLIKTIR”
Sözlerinin devamında Prof. Dr. Adaş, “Buraya travma geliyor. Kaza geliyor. Kurşunlama bıçaklama geliyor. Büyük ameliyatlar geliyor. Mesela ben kendim de genel cerrahım. Bir büyük vaka yapıyoruz mesela, en az 4 litre kan ihtiyacı oluyor. Bir bypass yapıyoruz, 3 ünite, 4 ünite, bazen 8 ünite kana ihtiyaç oluyor. Bu durum belli olmuyor. Bu hastaların yaşaması için bu kanların mutlaka sağlam kişiler tarafından zamanında ve düzenli olarak verilmesi lazım. Düzenli kan verme bir nevi sağlıktır. Bazı hasta yakınlarımız telaşlanıyor. Ben kan vermek istemiyorum, zayıf düşerim gibisinden. Bu doğru bir yaklaşım değil” şeklinde konuştu.
“KAN VERMEK ÇOK GÜZEL BİR ŞEY”
Korona virüs korkusunu yenip kan vermeye gelen Kübra Turkal, “Ben de kan vermeye geldim. Aslında hiç korktuğum gibi değildi. Herkesi kan vermeye davet ediyorum. Aslında korona virüsten dolayı biraz korkuyordum ama bununla hiçbir alakası olmadığını ve her yerin dezenfekte edildiğini gördüm. Korkumu da atlattım. Kan vermek çok güzel bir şey. Bir hayat kurtarmak, benim kanımın bir hayat kurtarması beni mutlu eder” dedi.
“DAR GÜNLERINDE YANLARINDA OLMAK İSTİYORUZ”
Bir başka kan bağışçısı Aydın Bayram ise “ Hastalarımız olduğu için ve bu korona virüsten dolayı hastalarımızın kana ihtiyacı var. Bu dar günlerinde yanlarında olmak istiyoruz. Onun için kan bağışına geldim” şeklinde konuştu.