Dünya’daki kuzey ışıkları ve güney ışıkları diğer adıyla auroralar oldukça harikadır. Ancak Güneş Sistemi’nde bu olayların yaşanabileceği tek yer gezegenimiz değildir.
Merkür ve Jüpiter’in bazı uyduları ve hatta bir kuyruklu yıldız hariç her gezegende bazen görünmez dalga boylarında da olsa atmosferik bir parıltı tespit edildi. Ama işin asıl ilginçleştiği yer Mars. Kızıl gezegen, başka yerlerde kuzey ışığı oluşumunda çok önemli bir rol oynayan ve bir bileşen olan kayıp küresel manyetik alanıyla ünlü. Ancak bu, Mars’ın tamamen manyetizma içermediği anlamına gelmiyor. Yerkabuğunun bazı bölgelerinde, özellikle güney yarımkürede, lokalize manyetik alan bölgeleri filizlenir. Yeni yapılan bir araştırma, bu küçük, yerel manyetik alanların, Mars’ın ayrık ultraviyole kuzey ışıklarını üretmek için güneş rüzgarıyla ilginç şekillerde etkileşime girdiğini ortaya çıkardı.
Güneş rüzgarının Mars’taki auroraları nasıl etkilediği ortaya çıktı
Iowa Üniversitesi’nden fizikçi ve astronom Zachary Girazian, “Güneş rüzgarı koşullarının Mars’taki auroraları nasıl etkilediğine bakan ilk ayrıntılı çalışmayı gerçekleştirdik.” dedi.
Girazian, “Temel bulgumuz, güçlü kabuksal alan bölgesinin içinde, aurora oluşum hızının çoğunlukla güneş rüzgarı manyetik alanının yönüne bağlı olduğudur. Güçlü kabuksal alan bölgesinin dışında, oluşum hızının çoğunlukla güneş rüzgarı dinamik basıncına bağlıdır.” diyerek Mars’ta ortaya çıkan kuzey ışıklarının nedenini açıkladı.
Dünya’da ve uzayda auroralar aynı şekilde oluşuyor
Dünya’daki auroraların en büyük iki örneği kuzey ışıkları ve güney ışığıdır. Bu iki auroranın nasıl oluştuğuna dair oldukça net bilimsel kanıtlar var. Güneş rüzgarından gelen parçacıklar Dünya’nın manyetosferiyle çarpıştığında bu ışıklar ortaya çıkıyor. Ardından manyetik alan çizgileri boyunca yüksek enlemlere doğru hızlanarak üst atmosfere doğru yağıyorlar. Gökyüzünde dans eden, parıldayan ışıkları üretmek için atmosferik parçacıklarla etkileşime giriyorlar.
Yapılan araştırma sonucunda ortaya çıkan kanıtlar, fenomenlerin diğer cisimlerde benzer şekillerde oluştuğunu gösteriyor. Örneğin, Jüpiter‘in güçlü, kalıcı kuzey ışıkları, devasa gezegenin karmaşık manyetik alanı tarafından ortaya çıkarılıyor.
Ancak Mars’ın küresel manyetik alanı, gezegenin tarihinde oldukça erken bir zamanda bozuldu ve geride sadece kabuktaki manyetize edilmiş minerallerde korunan manyetizma parçalarını bıraktı. Geceleri Mars’ın ultraviyole görüntüleri, kuzey ışıklarının bu kabuksal manyetik alanların yakınında oluşma eğiliminde olduğunu ortaya çıkardı.
Mars’ta oluşan kuzey ışıklarının tek sebebi güneş rüzgarı değil!
Girazian ve ekibinin çalışmaları güneş rüzgarının koşullarını dikkate alıyor. Aynı zamanda ekip 2014’ten beri kızıl gezegenin morötesi görüntülerini toplayan Mars Atmosferi ve Uçucu Evrim (MAVEN) uzay aracından gelen verileri de analiz etti.
Ekibin çalışmalarına göre güneş rüzgarının basıncı, söz konusu kuzey ışıklarının parlaklığında çok az rol oynuyor gibi görünüyor. Bu durum Girazian ve ekibine, yüklü parçacık kütlelerinin Güneş’ten fırlatıldığı ve daha yüksek güneş rüzgar basıncı ile ilişkili olduğu koronal kütle fırlatmaları gibi uzay hava olaylarının Mars’taki kuzey ışıklarını tetikleyebileceğini düşündürdü.
Kabuksal manyetik alan bölgelerinin içinde, manyetik alanın yönü ve güneş rüzgarı, Mars’ta kuzey ışıklarının oluşumunda önemli bir rol oynuyor gibi görünüyor. Belirli yönlerde, güneş rüzgarı, morötesi ışımayı üretmek için gerekli olan manyetik yeniden bağlanma olayları veya parçacık ivmesi için uygun görünmektedir.
Araştırmacılar, bu sonuçların, güneş rüzgarı ile etkileşimlerin küresel manyetik alanından sıyrılmış bir gezegende kuzey ışıklarının nasıl ortaya çıkabileceğine dair yeni bilgiler ortaya koyduğunu söyledi.