Emtia fiyatlarındaki artışa paralel inşaat maliyetlerinin yükselmesi üretilen konutların fiyatını da yukarı çekiyor. “Konut fiyatları daha da artacak, alım için en uygun zaman” diyen Polat Holding CEO’su Kaan Yücel, “Maliyetlerdeki bu artış devam ettiği sürece biz de mecburen satış fiyatlarına yansıtacağız. Özellikle döviz bazında son bir yılda iki katını aştı. Bu daha önce yaşadığımız bir durum değil” diye konuştu.
Emtia fiyatları dışında enerji maliyetlerinin de fiyatları katladığını hatırlatan Yücel, bunu da mecburen konut fiyatlarına yansıttıklarını söyledi. Avrupa’daki resesyonla birlikte 2023’te emtia fiyatlarında bir miktar yumuşama beklediğini ifade eden Yücel, şunları söyledi: “Ama bunu söylerken Çin’in nasıl bir pozisyon alacağını bilmiyoruz. Çin iç pazarı hareketlendiğinde ister istemez emtia fiyatları yukarı çıkıyor. 2023’te en belirleyici özellik bu olacak.”
İlk 6 ay son 6 ay farklı olacak
Yeni yılla birlikte ekonominin ve sektörün nasıl bir pozisyon alacağını yorumlayan Kaan Yücel, seçim yılı olduğu için 2023’ün farklı geçeceğini öngördü. Yücel, “Seçim yıllarında ekonomi hep biraz yavaşlar. İnsanlar özellikle gayrimenkul gibi alanlarda alımlarını erteler. 2023 ilk 6 ay ve ikinci 6 ay şeklinde çok farklı iki dönemden oluşacak ilginç bir yıl” dedi. Bunun iş dünyasının yurtdışında nasıl pozisyon alacağını da belirleyeceğini söyleyen Yücel, “Biz bu sene biraz daha içimize döneceğiz. Mecburen hepimiz iç piyasalara ve içerdeki dengelere daha çok bakacağız. Orda oluşacak bir takım durumlar ekonomik tarafta da pozisyonlarımızı çok etkileyecek” diye konuştu.
2022 yılının firmaları ve sektör adına verimli geçtiğini ifade eden Yücel, şunları kaydetti: “Talep devam ettiği için konut sektöründe 2022 iyi geçti. Ürettiğimiz konutları satışa yansıtabildik, yurtdışında da aynı başarıyı yakaladık. Hem proje yaptığımız ülkede ciddi bir talep gördük hem de başka ülkelerden ciddi talepler aldık. Dolayısıyla iyi projeyi iyi yerde düzgün yaptığınız zaman bunun karşılığını görüyorsunuz.” Tek sıkıntının küresel pazarda faizlerin yükselmesiyle mortgage kredi maliyetlerinin arttığını belirten Yücel, bunun da bazı alıcılarda endişe yarattığını söyledi. Türkiye’de ise faizlerin düşük kalması nedeniyle borsa dışındaki alternatif yatırım araçları karşısında gayrimenkulün yerini koruduğunu dile getiren Kaan Yücel, “Alternatif yatırım araçlarının enflasyon karşısında getiri sağlamaması birçok kimseyi gayrimenkule yöneltti. Gayrimenkul en güvenli yatırım aracı olduğunu bu yıl da gösterdi” dedi.
Kentsel dönüşüm için devlete görev düşüyor
Türkiye’de önümüzdeki dönemlerde bir mortgage kredili bir kampanyanın konuşulduğunu hatırlatan Yücel, kampanya netleşince kredi tarafında yaşanan sıkıntıların çözülebileceğini belirtti. Türkiye’nin gündemdeki en önemli konusunun kentsel dönüşüm olduğuna dikkat çeken Yücel, “Sadece ekonomik değil insan yaşamı açısından da konuya bakmak lazım. Bu ülkede bir deprem riski var. Özellikle İstanbul’da kentsel dönüşüm olmazsa olmaz. Ancak kentsel dönüşüm yapmak gerçekten kolay değil. Yeni bir alana girip orda dönüşüm gerçekleştirmek çok zor. Burada devletin gerçekten yardımcı olması lazım. Belediyelerin, bakanlığın ciddi çaba sarf etmesi lazım. Özellikle mevcut yapının değiştirilmesi noktasında devlete çok büyük iş düşüyor” diye konuştu.