İhtiyati tedbir nedir? Hak arama hürriyeti bağlamında başvurulan dava yolunun süreci oldukça uzun ve zorludur. Zira gerekli usul işlemlerinin yapılması, delillerin toplanması, tanık dinlenmesi gibi birçok sürecin tamamlanması gerekmektedir. Dolayısıyla uzun süren dava sürecinin sonlanmasını beklemek bireylerin haklarının korunmasında birtakım zorluklar da ortaya çıkarabilmektedir. Bu şekilde bireylerin haklarının tam anlamıyla korunabilmesi bağlamında ihtiyati tedbir, delil tespiti gibi geçici hukuki koruma yöntemleri geliştirilmiştir.
İhtiyati tedbir en temel anlamıyla geçici hukuki bir koruma türüdür. HMK 389-399 maddeleri arasında düzenlenmiştir. Buna göre ihtiyati tedbir kararı mevcut durumda yaşanabilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı, imkansız hale geleceği yahut gecikme nedeniyle bir sakınca doğacağı ya da önemli bir zararın meydana gelmesinden endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında verilebilecektir.
İhtiyati Tedbir Kararı ve Uygulaması
İhtiyati tedbir kararı mahkeme tarafından verilecek olup sakıncayı ve zararı önleyecek şekilde verilecektir. Bu önleme HMK 391 uyarınca tedbire konu mal ya da hakkın muhafaza altına alınması, bir yediemine tevdii, bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi şekillerde gerçekleştirilebilir. Bu kararda talep edenin adı soyadı, yerleşim yeri, TC kimlik numarası, tedbirin hangi sebep ile delillere dayandırıldığı, neyin üzerinde ne tür bir tedbire karar verildiği, talepte bulunanın ne tutarda ve ne türde bir teminat göstereceği yazılacaktır. Peki ihtiyati tedbir kararı nasıl uygulanır?
İhtiyati tedbir kararının uygulanması hakkında düzenleme 393.maddede yapılmıştır. İlgili madde uyarınca ihtiyati tedbir kararının uygulanması için kararın verildiği tarihten itibaren bir hafta içerisinde talep edilmesi gerekmektedir. Kararın uygulanması icra dairesinden yapılabilir. Bu anlamda yetkili icra dairesi kararı veren mahkemenin yargı çevresinde bulunan yahut tedbir konusu mal veya hakkın bulunduğu yerin icra dairesidir. Aksi durum, yani talepte bulunulmaması, tedbir kararının ortadan kalkması sonucunu doğuracaktır. Mahkeme tedbirin uygulanmasında yazı işleri müdürünü de görevlendirebilecektir.
İhtiyati tedbir kararının uygulanması amacıyla gerektiği takdirde zor kullanılabilecektir. Bu zor kullanmada kolluk kuvvetleri ile köylerde muhtarlar uygulayacak memura yardımcı olmak, onun emirlerine uygun davranmak zorundadır. Ancak bu yardım uygulamayı gerçekleştirecek memurun yazılı başvurusu üzerine sağlanır.
İhtiyati tedbir uygulayan memur bir tutanak düzenleyecektir. Bu tutanak tedbir konusunu ve bulunduğu yeri gösterir. Memur tutanağın bir örneğini tedbir sırasında hazır bulunmayan tarafa tebliğ edecektir.
İhtiyati Tedbir Nasıl Talep Edilir?
İhtiyati tedbir talebi Kanunun 390. maddesi gereğince dava açılmadan veya dava açıldıktan sonra dava sürecinde yapılabilecektir. Dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeye talepte bulunulacaktır. Dava sürecinde bulunulacak talep ise asıl davanın görüldüğü mahkemeye yapılmalıdır. Talepte bulunan kimse dilekçesinde tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmelidir. Aynı zamanda davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmesi gerektiği de kanunda öngörülmüştür. Son olarak ihtiyati tedbir kararı talep edenin haklarının derhal korunması anlamında zorunluluk taşıyorsa hakim karşı tarafı dinlemeden karar verebileceğini söylemek gerekir.
İhtiyati Tedbir Kararının Kaldırılması
İhtiyati tedbir kararının kaldırılması 3 şekilde (m.394,395,396) mümkün olabilmektedir. Bunlar sırasıyla;
1)Tedbire itiraz sonucu kaldırma,
2)Teminat karşılığı tedbirin kaldırılması,
3)Hal ve koşulların değişmesi nedeniyle tedbirin kaldırılmasıdır.
İhtiyati tedbir kararının kaldırılması ilk olarak itiraz sonucu gerçekleşebilecektir. Karşı taraf dinlenmeden verilmiş tedbir kararlarına karşı dilekçeyle itirazda bulunabilecektir. Bununla birlikte menfaati ihlal edilen 3.kişilerin de ihtiyati tedbirin şartlarına veya teminata itiraz etmeleri ilgili kanun hükmü uyarınca mümkün kılınmıştır. İtiraz üzerine yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde mahkeme ihtiyati tedbir kararını kaldırabilecektir. İkincisi teminat karşılığı tedbir kararının kaldırılmasıdır. Kanun aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilenin veya hakkında tedbir kararı uygulananın mahkeme tarafından kabul edilecek teminatı göstermesiyle kararın kaldırılabileceğini öngörmüştür. Son olarak durum ve koşulların değiştiği sabit olursa talep üzerine teminat aranmaksızın tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin bir karar verilebilecektir.
İhtiyati Tedbir Satışa Engel Midir?
İhtiyati tedbirin satışı önlemesi söz konusu değildir. Burada bahsedilen satış cebri icra yoluyla satıştır. Zira taşınmazların rızaya dayalı olarak devredilmesi mümkün olmayacaktır. Konuya ilişkin yargı kararları da ihtiyati tedbir konulmasının satışı engellemediği yönündedir. Örnek Yargıtay Kararları:
T.C. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2005/13877 K. 2005/17335 T. 16.9.2005: Tedbir kararı taşınmazların üçüncü kişilere rızaen temlik ve devrinin önlenmesine ilişkindir. İhtiyti tedbir kararı cebri icra yoluyla satışı engelleyecek ya da icra takibini durduracak nitelikte değildir.
T.C. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ E. 2010/22335 K. 2011/5578 T. 05/04/2011: İhtiyati tedbir kararlarında cebri icra yoluyla satışın önleneceğine dair bir ibare bulunmamaktadır. Tedbir kararları yalnızca malikin taşınmazı üçüncü kişilere rızaen devrini ve tasarruflarını engellemektedir. Bunun dışında üçüncü kişilere cebri icra yoluyla satışını engellemez.