Türkiye deprem anında yaşadığı iletişim aksaklığını tartışmaya, söz konusu aksaklığın bilançosunu çıkarmaya devam ediyor.
Deprem anında binalarda yer alan baz istasyonlarının önemli bölümünün kullanılamaz hale gelmesi, gezici mobil istasyon kapasitesinin yetersiz kalması farklı alternatiflerin neden devreye girmediği konusunda soru işaretlerini de artırdı.
Dünyada yaşanan afet örnekleri bu konuda birçok örnek sunarken GSM şirketleri ve ilgili düzenleyici kuruluşun bu konuda kapsamlı bir planı olmadığı ortaya çıktı.
Afet sürecinde iletişimde yaşanan aksaklıkları Bloomberg HT’ye değerlendiren telekomünikasyon uzmanları dünyanın farklı ülkelerinde afet anında ortaya konan örneklere dikkat çekti.
Porto Riko’da yaşanan tayfun afetinde kullanılan iletişim çözümü bu konuda öne çıkan alternatiflerden biri oldu. Ülkede yaşanan afette kritik saatler olarak tabir edilen 36 saatlik bölümde afetzedeler yerlerinden hareket edememiş, baz istasyonları da büyük ölçüde kullanılamaz hale gelmişti.
Bu aşamada Google balonlarla iletişimin devam etmesine olanak sağladı.
Musk’ın teklifi neden geri çevrildi?
Uzmanların dikkat çektiği bir diğer alternatif alçak yörünge uydusu üzerinden iletişimin devam ettirilmesi yöntemi oldu. Bu konuda Türkiye’nin önüne afet süresince bir teklif de geldi. Starlink’in patronu Elon Musk, Türkiye’ye Starlink hizmeti sunmayı teklif etti.
Fakat bu teklif yetkililer tarafından Türksat kapasitesinin yeterli olduğu gerekçesiyle geri çevrildi. Uzmanlar bu teklifle ilgili bazı soru işaretlerinin olduğuna da dikkat çekti. İşin siyasi ve güvenlik ayağı bir yana alçak yörünge uydularının kullanımıyla ilgili bir plansızlık olduğuna da vurgu yapan uzmanlar, “Musk, Türkiye’ye Starlink hizmeti sunmayı teklif etti. İşin siyasi-ulusal güvenlik boyutu bir yana; bu alçak yörünge uydusu hizmetini alsak bile bununla iletişim kurabileceğimiz kaç tane cihaz var? Bu tip iletişime uyumlu cihazların bulundurulması da afet planlama fazının bir parçasıdır” diye konuştu.
Starlink teklifinin reddedilmesinde gündeme gelen Türksat’ın kapasitesinin ne kadar kullanıldığı da afet anında en temel soru işaretlerinden biri oldu. Uzmanlar Türksat uydularında frekans planlamasının önemine dikkat çekerken, Türksat uydusunda afet anında kullanılacak şekilde bir frekans ayarlanabileceğini, iletişimin de buradan ilerleyeceği konusunda bilgilendirme yapılabileceğini söyledi. Yaşanan kesintiler bu konuda etkin bir planlama olmadığına da işaret etti.
İHA teknolojisi ne kadar kullanıldı?
Porto Riko’da Maria tayfunu nedeniyle iletişim için Google’ın balon uçurması alternatifi insansız hava teknolojilerinin ne kadar kritik olduğuna işaret ederken, Türkiye’nin afet anında bu teknolojileri etkin bir şekilde kullanamadığı da izlendi.
Bloomberg HT’ye konuşan uzmanlar bu konuyla ilgili olarak, “Google balon uçuruyorsa, Türkiye’de de insansız hava aracı teknolojisi var. İHA kapasitesi ile asgari iletişimi gerçekleştirebilirdik. İletişimin sağlanması için bunlar yapılabilirdi, yapıldı mı? Türksat-4 boş, üzerinde afet zamanında iletişim kurulacak frekanslar belirlenebilirdi, belirlendi mi? İşte bunlar sivil savunma dediğimiz büyük planlamanın bir parçasıdır. Uydu, İHA, balon hangisi kullanıldı?” ifadelerini kullandı.