Arkadaşlarınızla ortamda konuştuğunuz bir konunun ansızın internetteki öneri reklamlarında karşınıza çıktığına şahit olmuşsunuzdur. Hatta hiç konuşmasanız bile elinize sürdüğünüz kremin reklamlarına denk gelmişsinizdir. Teknoloji gizlilik uzmanı Robert Ghouls Reeve de bir hafta annesinde kalırken kullandığı diş macununun, evine geri döndükten sonra sosyal medyada reklamlarının önüne çıkmasının ardından açıklamada bulundu.
Farkına varmadan paylaştığımız verilerden sonra ilk olarak sosyal medya uygulamalarının bizleri dinlemediğini bilmemiz gerekiyor. Uygulamalarımız; telefonlarımızdan kimliğimiz, konumumuz ve demografi bilgilerimiz de dahil olmak üzere tonlarca veri elde ediyor. Veri toplayıcılar da tam anlamıyla her noktadan veri almak için ödemeler yapıyor.
VERİ PAYLAŞIMINA ZEMİN HAZIRLIYOR
Aynı zamanda, telefonunuz düzenli olarak başka bir telefonla aynı konumdaysa not alınıyor ve düzenli olarak iletişim halinde olduğunuz insanların ağı da yeniden oluşturulmaya başlanıyor.
Reklamcılar ilgi alanlarınıza ve tarama geçmişinize çapraz referans vererek çevrenizdekilerle satın alma geçmişinizi paylaşabiliyor.
Ardından da çevrenizdeki kişilere göre farklı reklamlar gösterilmeye başlanıyor.
Yani, sosyal medyada ilgi alanınız olmayan ürünlerin reklamı çıksa da etrafınızdaki kişilerin istediği ürünler karşınıza çıkabilir. Sonuç olarak, aslında bütün gizli verilerimizi paylaşarak en başta her şeyi kabul etmiş oluyoruz.
Yani verileriniz yalnızca sizinle değil aynı zamanda tanıdığınız veya tanımadığınız herkese karşı nasıl kullanılabileceğiyle ilgili. Üç saniye önce aklınızdan geçirdiğiniz sepetin sosyal medyada karşınıza çıkması da bundan kaynaklanıyor.