İnsanların bütçelerinden en büyük payı barınmaya ayırdıklarının altını çizen EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Barınmak artık ciddi bir mali yük haline geldi. Özellikle son birkaç senedir içinde bulunduğumuz enflasyonist ortam ve düşük faizler ülkemizde pek çok etkiye sebep oldu, olmaya da devam ediyor. Konut fiyatlarındaki artış, özellikle büyük şehirlerdeki yoğun nüfus ve ekonomik sorunlar ile birleştiğinde sorun çok yönlü derinleşiyor. Artan kira fiyatları, ara elemanların özelikle artan barınma maliyeti nedeni geçinememesine neden olduğundan büyük şehirlerde eleman bulmak sorun haline geldi. Kira ve barınma sorununa çözüm önerileri üretirken, tüm önerilerin makroekonomik iyileşme ve stabilite ile desteklenmesi gerektiğini aklımızda bulundurmalıyız. Yüksek enflasyonda, kurlarda ve makro borçlanma pozisyonlarında iyileşme yaşanmadan alınacak her karar sürdürülebilir olmayacaktır. Ama yine de bu arada yapılabilecek hazırlıklar ve önlemler vardır.” dedi.
Türkiye’deki barınma sorununun, ülkedeki ekonomik, sosyal, kültürel faktörlerin kompleks etkileşimi nedeniyle oldukça karmaşık bir sorun olduğunu da vurgulayan Yazıcı, “Barınma sorununun çözümü için farklı öneriler ve çözüm yolları alternatifleri üretilebilir. Bunlardan bazıları;
- Kamu yatırımları, sosyal konut projelerinin geliştirilmesi ve kentsel dönüşümde yapılabileceklerde ilk sırada yer alıyor.
- Yerel yönetimlerin barınma sorunu ile ilgili neler yapabileceği üzerinde çalışılma yapması gerekiyor.
- Konuttan kira geliri elde edilmesinin kurumsal hâle getirilmesini sağlamayacak yatırım sistemi oluşturulabilir. Konuttan kira geliri elde edilmesi, kurumsal hâle getirilerek,sivil toplum kuruluşları, vakıflar bu konuda teşviklerle özendirilebilir. Sadece kurumsal yatırımcılar değil ülkedeki barınma sorununa dair öneriler sunan, uygulamalar geliştiren STK’lar çözüme katkı sağlayabilir. Konut kiralama amaçlı bazı yapılar kurularak bunların kiralama amaçlı konut inşaa etmeleri ve kiralama yolu ile orta ve dar gelirli vatandaşa belli sürelerle mülk sağlaması projelendirilebilir.
- İmar yasalarının inşaat ruhsat süreçlerini kısaltacak şekilde gözden geçirilmesi gereklidir.
- Gayrimenkul politikaları veya Gayrimenkul Planlamaları Kurulu, Gayrimenkul İhtisas Mahkemeleri Kurulabilir. Bu kurum tüm tarafların çıkarlarını ortak ve hızlı senkronize edecek düzenlemeleri hızla hayata geçirebilir.
- Vatandaşlık için yabancıya satışın rakamları yükseltilip satış koşulları zorlaştırılabilir. Bu konuda eksik satış miktarı ile işlem yapan taraflar ağır şekilde cezalandırılabilir.
- Üretim modelleri ile ilgili geliştirmeler planlanabilir. Nüfusu büyük şehirler desantralize edilip, dağıtılabilir.
Barınma sorununun çözümü için sunduğumuz önerilerle ilgili konunun taraflarınca çok boyutlu tartışılması ve çok yönlü düşünülerek kararlar alınması ve bu kararların acilen uygulanması gerekli. Ortak akılla politikalar oluşturulmalı ve planlamalar kısa orta ve uzun vadeli olarak geliştirilmeli. Uzun vadeli, çözüm odaklı ve insan merkezli en önemlisi de sürdürülebilir yaklaşımların benimsenmesi gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Yazıcı ayrıca, kira fiyatlarında yaşanan astronomik artış için de “Kira kontratlarına tavan değer uygulaması yapılmalı, değerleme uzmanları da gayrimenkul kiralarında tavan fiyat uygulamasını belirlemeli. Gayrimenkulde vergi kaçışını önlemek alım ve satımlarda alınacak vergilerin gerçek değer üzerinden yapılmasını sağlamak bu alanda değerleri ve kiraların kontrat altına alınmasını sağlayacaktır. Evlerin boş durmasına izin verilmemeli. Kira kontratlarının e-devlet üzerinden yapılması, buradaki kira değerinden vergi alınması ve fahiş artışın yanı sıra vergi kaybının önlenmesi sağlanabilir.” şeklinde sözlerini tamamladı.