CNN Türk canlı yayınında Hakan Çelik’in gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Selçuk, engelli atamaları konusunda aracı bakanlık olduklarını, kamu kurum ve kuruluşlara engelli kotasını bildirmelerine dair yazı yazıldığını, boş kadrolar açıldıktan sonra da atamaların gerçekleştirildiğini anlattı.
Selçuk, bakanlıkların engelli ataması yapılacak sayıları bildirdikten sonra yeni atamaların yapılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu yıl için açıkladığı “Erişilebilirlik Yılı” konusuna çok önem verdiklerini, ancak bu sene salgın dönemiyle bu çalışmaların sekteye uğradığını ifade eden Selçuk, salgının etkileri azaldıkça özellikle 2021’de bunu daha etkili bir şekilde sürdüreceklerini kaydetti.
Geçen yıl Dünya Engelliler Günü’nde “Erişilebilirlik Ödülleri” vererek kamu kurum ve kuruluşlarını, şehirleri daha erişilebilir olmaya teşvik etmeye çalıştıklarını vurgulayan Selçuk, bu sene de bu ödülün verileceğini anlattı.
– Doğal afetlerdeki yardımlar
Bakan Zehra Zümrüt Selçuk, son dönemde bir çok afet yaşandığını kaydetti.
Afet olur olmaz, ilk etapta ihtiyaç sahibi olanların afetten daha az etkilenmesini sağlamak adına bölgeye sosyal yardımlaşma kanalıyla bir kaynak aktarmaya çalıştıklarını belirten Selçuk, şöyle devam etti:
“Oluşan afet durumlarında, son 2 senede biz sadece nakdi destek olarak 75 milyon liralık bir kaynak aktarmış durumdayız. Ayrıca oradaki ilde herhangi bir durumda toplum yaranına bir çalışma programı olursa diye de toplum yararına çalışma programımızı da aktive ediyoruz afet bölgelerinde. O anlamda da 75 milyon liralık bir kaynak aktardık. Toplamda baktığımızda sadece son 2 senede afet yaşayan illerimize 150 milyon liralık bir kaynak aktarmış durumdayız. Bunu sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarımız aracılığıyla yapıyoruz. Valiler ve kaymakamlar ihtiyacı olanları tespit ediyor. Biz hane başı bir miktar belirleyip bunu afeti yaşayan ilimizin veya ilçemizin vakfına gönderiyoruz. Eğer lojistik bir destek gerekiyorsa da toplum yararına çalışma programından da belirli bir katılımcı sayısıyla kaynak aktarıyoruz. Yaraların psikososyal durumları da var. Sahadaki psikososyal destek ekiplerimiz, ASDEP (Aile Sosyal Destek Programı) görevlilerimiz de o yaraları sarmaya psikososyal anlamda devam ediyorlar.”
Selçuk, ASDEP görevlilerinin sahadaki en önemli personellerden olduğunu dile getirerek, salgın döneminde de huzurevleri ve sosyal hizmet kuruluşlarındaki personelin özveriyle çalıştığını aktardı.
– “E-devlet başvurularında kriterleri sağlayanlara ödemeler yapılıyor”
Dünyada salgın döneminde vefat edenlerin çocuğun huzurevlerinde kalanlardan oluştuğunu dile getiren Selçuk, “Türkiye’de ise bunun hiç olmamasını temenni ettik. Toplam vefat sayısına baktığımızda huzurevlerindeki vefat edenler yüzde 4 oranında. Dünyada bu yüzde 50’nin çok üzerinde. Bunu sağlamak için personelimiz çok özveriyle çalıştı. 15 günlük vardiyalarda ailelerini göremediler.” dedi.
Salgın nedeniyle temizlik, maske ve mesafeye dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Selçuk, pandemi yardımları konusunda e-devlet üzerinden yapılan başvurularda kriterleri sağlayanlara ödemelerin yapıldığını, maksimum iki hafta içerisinde e-devlet başvurularına geri dönüş sağlandığın söyledi.
Selçuk, kronik hastalığı ve yüksek risk grubundaki engellilerin geçerliliği sona eren reçete ve raporlarının uzatıldığını, sonraki duyuruya kadar bunların geçerli olacağını anlattı.
Geri ödeme listesine 27 ilacın alındığını belirten Selçuk, şöyle konuştu:
“Geri ödeme kapsamı anlamında dünyadaki sayılı ülkelerden biriyiz. Şu anda 8 bin 700 ilacımız geri ödeme listesinde. Bu Türkiye’nin ne kadar büyük bir sosyal devlet olduğunu göstermekte aynı zamanda. Türkiye’de AK Parti olarak iktidara geldiğimizde bu sayı 4 binler civarındaydı. İki katından daha fazla ilacı geri ödeme listesine almış durumdayız. Geri ödeme listesine alırken hiçbir zaman maliyet hesabı yapmadık. Önemli olan vatandaşımızın sağlığı, diye yola çıktık. Şu anda geri ödemedeki ilaçların bize maliyeti de neredeyse 50 milyara yaklaşmış durumda. İlacın doğru kullanımı, doğru yazılımı çok önemli. Bu konudada sağlık uygulamaları tebliği konusunda belli düzenlemeler yapmayı hedefliyoruz.”
– “Çocuk kitapları içerikleriyle ilgini resen çalışma yapıyoruz”
Bakan Selçuk, çocuk kitaplarıyla ilgili mekanizma çalışmalarına başladıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
“Çocuklarımızı korumak istiyoruz, ama herhangi bir şekilde sansür gibi bir algı da oluşturmak istemiyoruz. Çocuğu herhangi bir şekilde istismar edecek, çocuğun psikososyal gelişimini engelleyecek hiçbir yayına da izin veremeyiz. Biz Çocuk Koruma Kanunu ve Muzır Neşriyat Kurulu çerçevesinde gelen bütün başvuruları değerlendiriyoruz. Aynı zaman da resen de başlatıyoruz. Çoğunlukla şu andaki, çocuk kitaplarını Resmi Gazete’de bizim muzır ve müstehcen ilan ettiğimiz, bunların çoğu başvuru üzerine olmadı, bizim resen başlattığımız çalışmalar oldu. Bu çalışmayı yakında açıklayacağız. Muzır içerikli bir müdahale programı hazırladık. Sadece bu kitaplarda olmuyor. Sosyal medyada, başka dijital kaynaklarda oluyor. Vatandaşların da çocuklarına dair içeriği asgari paylaşmaları gerekiyor.”
AA