Anadolu dünyanın bilinen en eski yerleşimlerine ev sahipliği yapan bir coğrafya. Haliyle arkeolojik çalışmalar devam ettikçe hem bu bölgenin hem de insanlığın geçmişine dair pek çok bilinmeyen de ortaya çıkıyor.
Karadeniz Ereğlisi’nde bulunan İnönü Mağarası’nda devam eden arkeolojik kazı çalışmaları, tam beş farklı kültüre ev sahipliği yapmış bir yerleşim yerinin izlerini ortaya çıkardı. 2017 yılından bu yana devam eden kazı çalışmalarında ortaya çıkan yerleşim aynı zamanda Batı Karadeniz’in en eski yerleşimi oldu.
Tam beş kültür burada yaşamış:
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Dr. Hamza Ekmen, Dr. Gülden Özkalalı Ekmen ve Araştırma Görevlisi Ali Güney‘in öğrenciler ile birlikte gerçekleştirdiği kazı çalışmalarında, milattan önce 4500-1000 ve milattan sonra 10-12 dönemine ait bilgiler veren kalıntılar ortaya çıktı.
Kalıntılara göre bölgede yaşamış olan beş farklı kültür bulunuyor. Araştırmacılar bu bulguları ayrı ayrı incelediklerini belirtiyor. Burada elde edilen bulgular sayesinde o dönemin yaşayışına dair de daha fazla bilginin ortaya çıkmasını sağlayacak.
6500 yıl önceye gidiyor:
Çalışmalar hakkında bilgi veren Dr. Hamza Ekmen, “Mağarada günümüze en yakın tarihe ait birinci tabaka Selçuklu ve Bizans dönemlerini kapsıyor. Erken Demir Çağ’ına tarihlenen ikinci tabakada ele geçen buluntular Balkan-Trakya göçlerine ilişkin veriler sunuyor. Geç Tunç Çağı’na tarihlendirilen üçüncü tabakada bulunmuş tohum kalıntıları ve dokumacılıkla ilişkili eserler Ereğli Müzesi’nde sergileniyor. Erken Tunç Çağı’na tarihlendirilen dördüncü tabakada ise süte dayalı bir üretimin günümüzden yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yapıldığını gösteren kalıntılar bulundu.
İnönü Mağarası’nın beşinci tabakası, mağaranın ilk sakinlerine ait izleri barındırıyor ve Batı Karadeniz kıyısında bugüne kadar sistemli arkeolojik araştırmalarla tespit edilmiş en eski yerleşimi temsil eder. Genel olarak bakıldığında, İnönü Mağarası kazılarında elde edilen buluntu ve kalıntıların niteliği içinde bulunduğumuz coğrafyada tarih öncesi dönemlerde oldukça gelişmiş ve yüksek sanat seviyesine sahip topluluklarının yaşadığına dair güçlü kanıtlar sunuyor.” şeklinde konuştu.