Çin tarihinin belki de en tanınmış sembollerinden biri olan Çin Seddi, İmparator Qin Shi Huang tarafından MÖ 3. yüzyılda saldırıların önüne geçmek amacıyla tasarlanmıştır. Her ne kadar Çin’e yapılan saldırıların önüne pek geçememiş olsa da, Çin uygarlığı için güçlü bir sembol haline gelmiştir.
İlk haliyle yaklaşık 21 bin km uzunluğa sahip olan bu inanılmaz yapı, esas olarak 1368 – 1644 yılları arasında Ming Hanedanlığı döneminde inşa edilmiştir. 1950’lerin sonuna doğru yaklaşık 70 km’lik bir bölümü yeniden inşa edilmiştir. Şimdi gelin Çin Seddi’nin hikayesini yakından inceleyelim.
İçindekiler
İlk olarak, Çin Seddi nedir?
Çin Seddi, Kuzey Çin’de inşa edilmiş ve toplam uzunluğu yaklaşık 21.000 km olan bir yapıdır. Çin tarihinin en tanınmış ve dikkat çeken yapılarından biri olan Çin Seddi, İmparator Qin Shi Huang tarafından, ülkesine gelebilecek saldırılardan korunmak amacıyla inşa edilmeye başlanmıştır. İnşası yüzyıllarca süren yapı, Mint Hanedanlığı’nın ardından iktidarı ele geçiren Qin Hanedanlığı duvarı kuzeye doğru genişletme çalışmaları yapmıştır. Ayrıca inşası sırasında 3 milyona yakın işçi çalıştırılmıştır.
Peki Çin Seddi kime karşı yapıldı?
Çin Seddi’nin inşasına, kuzeyden gelebilecek Moğol ve Türk saldırılarını savunmak için başlanmıştır. O yıllarda sadece bölgesel bir projeydi. Qing Hanedanlığı’na kadar ayrı duvarlardan oluşan yapı, ilerleyen yıllarda daha da genişletildi ve güçlendirildi. Özellikle kuzeyde yaşayan toplulukların çok güçlü hale geldiği Ming Hanedanlığı döneminde Ming hükümdarları tarafından 18 kez yenilendi.
Çin Seddi’nin uzunluğu ve yüksekliği:
Yapımı yaklaşık 2000 yıl süren Çin Seddi, ilk olarak bölgesel olarak inşa edilmeye başlandığı için sabit bir yükseklik değerine sahip değildir. Günümüze kadar gelen kısımları genellikle Ming Hanedanlığı döneminde inşa edilmiştir. Bu kısımların yüksekliği ortalama 6 ila 7 metre arasında değişmektedir. En yüksek kısmı ise yaklaşık 14 metreye kadar ulaşmaktadır.
Ulusal Kültürel Miras İdaresinin (NCHA) altı yıllık arkeolojik çalışmaları sonucunda 2012 yılında 21.196 kilometre uzunluğa sahip olduğu açıklandı. Kollara ayrılan Çin Seddi’nin en uzun bölgesi ise Ming Hanedanlığı döneminde inşa edilen 8.851 kilometre olan kısmıdır.
Çin Seddi neden yapıldı? Hikayesine bakalım:
Çin Seddi’nin tarihi çeşitli devletler tarafından inşa edilmiş bölgesel surları birbirine bağlantılı hale getiren Çin’in ilk imparatoru olan Qin Shi dönemine dayanmaktadır. Qin Shi, yeni kurulmuş olan hanedanlığını kuzey bölgesinden gelebilecek olan saldırılardan korumak için inşa ettirmiştir. Duvarların inşasında sıkıştırılmış toprak kullanıldığı için oldukça sağlam bir yapıya sahiptir.
Yapının zarar görmüş bölgelerini onaran Ming Hanedanı (1368 – 1644) yapıyı savunma amaçlı kullanan son topluluk olmuştur. Avrupalı devletlerin Çin Seddi ile tanışması Portekizli kaşif Bento de Gois aracılığıyla 1605 yılında olmuştur.
Çin Seddi hakkında farklı tarihçilerin farklı görüşleri vardır. En yaygın kanı ise, ülkenin sınırlarının Moğol ve Türk boylarının saldırısına karşı savunmak için yapıldığıdır. Aynı zamanda esir düşen yönetici ve askerler de bu duvarın yapımında çalıştırılmıştır.
Çin Seddi hakkında ilginç bilgiler:
15 eyaleti kapsayan muazzam bir uzunluk
Çin’in doğusundaki Shanhai Geçidi başlangıç olarak kabul edilirken, Gobi Çölü’ndeki Jiayu Geçidi Batı uç noktası olarak kabul edilir.Çin Seddi, Pekin, Tianjin, Liaoning, Jilin, Heilongjiang, Hebei, Henan, Shandong, Shanxi, Shaanxi, Hubei, Moğolistan, Ningxia, Gansu ve Qinghai olmak üzere 15 eyaleti kapsamaktadır.
Uzun ömürlü olması için inşasında pirinç kullanıldı
Farklı dönemlerde bölgesel olarak inşa edilen Çin Seddi’nin inşasında farklı malzemeler kullanılmıştır. Duvarların bölümlerini inşa etmek için sıkıştırılmış toprak, taş, kum, ahşap ve çeşitli sazlıklar kullanıldı. Fakat tuğlaları bir arada tutması için yapışkan pirinç kullanılmıştır. Ming Hanedanlığı döneminde devam eden çalışmalarda, kireç ve su harcına yapışkan pirinç eklenmiştir. Bu karışım, yapıların doğal afetlerden dolayı meydana gelebilecek hasarlara karşı ayakta durmasına yardımcı oldu.
Sadece bir duvardan oluşmuyor
Bazılarının düşündüğünün aksine, Çin Seddi, yalnızca bir duvardan oluşmuyor. Gözetleme kuleleri, duvarlar, kışlalar, istasyonlar, kaleler ve geçitler gibi çeşitli bölümleri barındırmaktadır. Bu bölümlerin her birinin farklı amaçları vardır ve o yıllarda Çin için entegre bir savunma ve askeri sistem olarak birbirine bağlanmıştır.
25.000 gözetleme kulesi bulunmaktadır
Çin Seddi boyunca yaklaşık 25.000 gözetleme kulesi inşa edilmiştir. Ana amaçları, istila veya savaş zamanlarında birlikler arası haberleşmeyi sağlamaktı. Kuleler, birbirleriyle ateş, fener ve duman gibi yöntemlerle iletişim kurabiliyordu.
Milyonlarca işçi ile inşa edildi
Modern teknolojiye dair herhangi bir yöntemin bulunmadığı o yıllarda, Çin Seddi’nin inşasının tamamlanabilmesi için 3 milyona yakın işçi çalışmıştır. Bu işçiler, askerler, suçlular ve sıradan insanlar tarafından oluşuyordu. Suçlular, gündüzleri duvarın üstünde devriye gezmek ve geceleri duvarın bazı kısımlarını inşa etmek için görevlendirildi. Qin Hanedanlığı döneminde imparator, duvarın korunması ve inşa çalışmaların sürdürülebilmesi için 300.000 askere görev vermiştir.
Üçte biri yok oldu
Çin Seddi’ni koruma çabalarına rağmen, yapının büyük bir kısmı harabe veya tamamen yok olmuştur. Bir kısmı doğal nedenlerden kaynaklansa da, en büyük sebep aslında yetersiz bakım ve kontrolsüz insan müdahalelerinden kaynaklanmaktadır.
Tıpkı 1966 yılında gerçekleştirilen Çin Kültür Devrimi gibi. Bu hareketle beraber halk duvarın parçalarını sökmeye ve yağmalamaya teşvik edildi.
Bazı bölümlerinin keşfi hâlâ devam etmektedir
Haziran 2021’de Çin Seddi kalesi gibi görünen bir bölüm Shaanxi Eyaletinde keşfedildi. Qingping Kalesi olarak adlandırılan bu kısım, insanların yol yapımı için toprak çıkartma çalışmaları sırasında ortaya çıktı. Mimari yapıdan kalenin Ming döneminde yapıldığı düşünülmektedir.
En uzun duvar olarak Guinness Dünya Rekorları Kitabı’na girmiştir
Çin tarihinin en önemli sembollerinden biri olmasının yanı sıra, tüm dünya tarafından da kabul görmüştür. 1987 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine eklenmiştir.
Uzaydan görülmemektedir
Astronotlar ve uzmanlar, Çin Seddi’nin çıplak gözle uzaydan görünmediğini açıkladılar. Duvarın çok dar ve çevresiyle aynı renk ve dokuya sahip olmasından dolayı ayırt edilmesini oldukça zorlaştırıyor. Ancak uzaydan radar görüntülerini kullanarak duvarı fotoğraflamak mümkündür.
Dünyanın en uzun mezarlığı konumundadır
Her ne kadar muhteşem bir yapı gibi görünse de arka planında çok acı bir gerçek bulunmaktadır. Duvarı inşa ederken yaklaşık bir milyon işçinin öldüğü tahmin ediliyor. İşçiler, öngörülemeyen hava koşulları, sarp dağlar ve yetersiz gıda gibi zor ve acımasız şartlarda çalışmıştır. Bu nedenle bu devasa duvarların yapımı sırasında pek çok kayıp yaşanmıştır.