Özel okulların fahiş kayıt fiyatlarının ardından devlet okullarından da “bağış” adı altında belli miktarlarda ücretler isteniyor. Devlet okulları arasındaki nitelik farkı nedeniyle bazı veliler çocuklarını adrese dayalı yapılan kayıtlar yerine kendi seçtiği okula yazdırmak istiyor. Bu okullar ise velilerden kayıt ücreti adı altında 100 bin TL’ye varan ücretler talep ediyor. Okul idarecileri ise istenen bu bağışın devletin ödeneklerindeki yetersizlik nedeniyle temizlik personeli, güvenlik, kırtasiye malzemelerinin temini için kullanıldığını belirtiyor.
Eski Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer geçen yıl temmuz ayında yaptığı açıklamada, “Okullarımızın ihtiyacını devlet karşılıyor. Kayıt yapmakla bağış arasında hiçbir ilişki yok ama isteyen velimiz, bağış yapabilir. Tüm vatandaşlarımız çocukları ek ücret ödemeden okullara kayıt yapabilecekler” demişti. Eğitimcilere göre ise bağış adı altında toplanan ücretler, devletten yeterli eğitim ödeneği alınamaması nedeniyle isteniyor.
‘ANAYASAYA AYKIRI’
Söz konusu duruma ilişkin Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Başkanı Ömer Yılmaz, bu sorunun her yıl gündeme geldiğini ancak önüne geçilmesi için bir adım atılmadığını ifade ederek “İstenilen kayıt ücretlerinin okulların konumu ve niteliği itibarıyla değişiyor. Bostancı bölgesi için 50-60 bin liralar telaffuz ediliyor. Ataşehir’de ise okul kayıtlarının 100-120 bin liralara kadar çıktığı söyleniyor. Durumu meşrulaştırmak için ‘bağış’ diyorlar ama biz biliyoruz ki bu paralar okula kayıt için. Bu durum anayasaya aykırı” diye konuştu.
‘YETERLİ ÖDENEK AYRILMIYOR’
Milli Eğitim Bakanlığı’nın konuya ilişkin uyguladığı politikanın çok tutarlı olmadığını ifade eden Yılmaz, şunları kaydetti:
“Bu iş çığrından çıkmış durumda. Topluma okullarda bağış adı altında kayıt parası alınmasının yasak olduğunu söylüyorlar ama bir yandan da okullara yeteri kadar bütçe verilmediği için okullara kendi imkânları doğrultusunda bütçe oluşturması gerektiğini söylüyorlar. Dolayısıyla okullar da kayıt dönemlerinde bu bütçeyi velilerden alıyor. Buradaki en büyük sorun okullara yeterli ödenek ayrılmaması. Okullar kendi bütçelerini denkleştiremeyince de velilerden aldıkları kayıt ücretleriyle açığı kapatmayı düşünüyorlar.”
MEB’E ŞİKAYET EDİLDİ
Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı anaokulu, ilkokul ve ortaokullarda “zorunlu bağış” adı altında istenen kayıt paraları İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayet edildi.
Velilerden, semt evi dayanışmasından, avukatlardan, eğitimcilerden ve TKP il örgütü temsilcisinden oluşan heyet İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde şikayet dilekçelerini sunmak üzere bir araya geldi.
Şikayet dilekçeleri sunulmadan önce gerçekleşen basın açıklaması İl Milli Eğitim Müdürlüğü güvenlikleri tarafından engellenmeye çalışıldı.
Engelleme girişimine rağmen gerçekleşen basın açıklamasında TKP İl Örgütü adına konuşan Serap Emir, şunları kaydetti:
“Devlet bu ülkede çocuklarına ücretsiz eğitim hakkını sağlamak zorundadır. Biz bin değil, bir lira kuruş bile vermeyeceğiz. Ayrıca okul masrafları kayıt parası ile sınır kalmamaktadır. Veliler çocuklarının okula ulaşımı için binlerce lira servis ücreti vermektedir. Bu çocukların beslenme çantaları nasıl dolacak? Geçtiğimiz günlerde kırtasiye malzemelerinde KDV’yi yüzde 10’a çıkarttılar. Kırtasiye masrafı her bir öğrenci için en az 2 bin lira. Emekçilerin çocukları okula gitmekle çalışmak arasında bir tercihe zorlanıyor. Kayıt parası soygunu yüzünden ailesi kayıt parasını ödeyemediği için çocuklar tarikatların ve cemaatlerin yurtlarına, vakıflarına mecbur kalıyor. O okullarda örgün eğitim adı altında tarikat ve cemaatler açık lise diploması dağıtıyor. Biliyoruz ki bunların arkasında Milli Eğitim Bakanlığı var, Devlet var. Kredi çekip eğitim ücretini ödeyebilen yurttaşlara tarikat okullarını gösterip özel okullara mecbur bırakıyorlar. Parası olmayan yurttaşlar ise kayıt parası soygununa maruz kalıyor. Özel okulları ülkenin her yerinde çoğalttılar. Özel okulların sayısı 20 yılda %20’lere çıktı. TKP olarak sözümüz çok net: Eğitim hakkı ücretsizdir. Eğitim sadece parası olana değil, tüm çocuklar içindir. Biz bunu sağlamak için Türkiye’nin her ilinde İstanbul’un her semtinde sonuna kadar mücadele edeceğiz. Devlet çocuklarımızdan vazgeçmiş olabilir. Ancak bu ülkenin komünistleri, yurtseverleri çocuklarımızdan da onların geleceğinden de asla vazgeçmeyecek. Tüm özel okullar devletleştirilecek. Bu ülkede ,laik bilimsel ve parasız eğitimi mutlaka kuracağız. Yurttaşlarımız bizlere ulaşsınlar, çocuklarımız için hep birlikte mücadele edelim.”