Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesi yakınlarında Suçıkan mevkiinde doğan Denizli, Uşak ve Aydın’dan geçerek Söke Büyük Menderes Deltası Milli Parkı içinden Ege Denizi’ne dökülen 548 kilometre uzunluğundaki Büyük Menderes Nehri’nin siyaha dönen suyundaki beyaz köpükler çiftçiler ve çevrecileri endişelendiriyor.
Uzun yolculuğunda kentlerden atılan evsel ve endüstriyel atıklarını, çöpleri verimli Söke Ovası’na kadar taşıyan nehrin çevre felaketine yol açmasından endişe ediliyor. Bölge sakinleri ve çevreciler geçtiğimiz yıllarda toplu balık ölümlerinin yaşandığı, günümüzde neredeyse hiçbir canlının yaşamadığı nehrin yan kollarındaki köpüklerin nedeninin belirlenmesi için yetkililere çağrı yaptı.
“NEHRİN BAŞLADIĞI YERDE KİRLİLİK DE BAŞLIYOR”
Adnan Menderes Üniversitesi akademisyenlerinin ‘Büyük Menderesi Kirletmek Geleceğini Kirletmektir’ projesinin üzerinden 11 yıl geçmesine ve çevrecilerin defalarca uyarmasına karşın kirlilik her geçen gün daha da büyüyor. Suyun çıkış noktası Dinar’dan başlayarak geçtiği il ve ilçelerin evsel atık suları ve endüstriyel atıklarını alarak kirlenmeye başlayan Büyük Menderes Nehri suları, tarımsal amaçlı da kullanılıyor.
“BİRÇOK HASTALIĞA NEDEN OLUYOR”
Bilim insanlarının son iki yılda yaptıkları araştırmalara göre Menderes havzasında, bu suyla sulama yapılan topraklarda ağır metallerin birikmesiyle yarattığı kirlilik, nehirden 5 kat daha fazla. Buralardaki tarımsal ürünleri tüketen insanlarda başta kanser olmak üzere pek çok kronik kalp damar, nörolojik, endokrin, metabolik hastalık meydana gelebiliyor. Menderes Nehri kirliliği ayrıca hayvanlarda hastalık ve ölümlere sebep oluyor. Menderes Nehri’ne yakın yerleşim yerlerinde hayvanlarda hastalık, ölüm, ölü doğum, düşük, anomalili doğumlara çok daha fazla rastlanıyor.