Türkiye’de konut sektörünün ilk olarak hareketlenmeye başladığı yıllar olan 2008-2010 yılları arasında hayata geçirilen projelerden belki de en sorunlu olan bölgelerin başında İstanbul’un Esenyurt ilçesi geliyor.
Bir zamanlar Türkiye’nin lokomotifi olarak adlandırılan inşaat sektörü, yaklaşık son 3 yıldır kan ağlıyor. Yeni proje neredeyse hiç yok. Olanlar kör topal ilerliyor desek yanılmış olmayız.
Sahipsiz Esenyurt konut mezarlığı olmuş durumda
10-11 yıl önce mantar biter gibi inşaat firmaları türemeye başladı. Kimisi ünlü isimlerle show yaparaktan insanların paralarını gaspetti, kimi firmalar da İBB ve Esenyurt Belediyesi’nin gazabına uğradı. Belediye başkanları ile yapılan görkemli davetler, yerini zamanla çıkar kavgasına bıraktı ve şimdiki yaşanan olayların temeli atılmış oldu.
Fi Yapı, Ukra İnşaat, Makrom Yapı, İnnovia, Samsun Towers, Bulut İnşaat, Osmanlı inşaat, Dumankaya gibi birçok firmanın geride binlerce mağdur bıraktığı Esenyurt ilçesi tam bir konut mezarlığına dönmüş durumda. Esenyurt konut zedeleri 11 yıldır seslerini duyurmaya çalışsa da şuana kadar umdukları desteği bulabilmiş değiller.Konutla Dolandırılan Hak Sahipleri Platformu Başkanı Özlem Hanelçi’nin girişimleri ile seslerini TBMM’de duyursalar da konuyla ilgili hiç bir çalışma yapılmadı ve yapılacak gibi de durmuyor.
Fi Yapı’nın Sorunu Garip Ada
Geçtiğimiz aylarda TMSF’nin Ataşehir’deki proje lansmanında konuşan TMSF Başkanı Mühittin Güldal, basın mensuplarının “Fi-Yapı mağdurları ne olacak sorusu” üzerine şunları söylemişti; Pandemi dolayısıyla ada satışı henüz gerçekleşmedi. ilerleyen aylarda güzel haberlerimiz olacak. Ada ile ilgilenen önemli kişiler var. Güzel vir fiyata adayı satacağız ve müjdeli haberi vereceğiz” demişti. Görünen o ki Fi Yapı mağdurları en az 2023 yılan kadar evlerine kavuşamayacak. Çünkü bu Garip Ada 8- 10 yıldır satılacak denilerek insanlar oyalanmaya devam ediliyor. 2009 Aralık ayında lansmanı yapılan Fi-Side projesinden ev alan ailelerin yaşlı olanları arasında bir çoğu vefat etmiş durumda evlerini göremeden bu dünyadan göçüp gittiler. Kimisi borç harç aldığı evler yüzünden ailesi dağılmış durumda. Peki bunlar devletin umurunda mı? Kesinlikle değil. Ne eski belediye başkanları bu konuda hesap verdi, ne de inşaat firmaları. olan sadece vatandaşa oldu.
Müteahhiti suçlayan mağdurlar geceyi nezarette geçiriyor
Konutla Dolandırılan Hak Sahipleri Platformu Başkanı Özlem Hanelçi‘nin geçtiğimiz günlerde konut mağdurları adına yaptığı açıklamadan dolayı geceyi karakolda geçirdiğini biliyoruz. Suçu ise inşaat firması bizi dolandırdı demekten başka birşey değil. Hakim ve Savcılar’ın mazlumu koruması gerekirken, insanları dolandıran inşaat firmalarından yana tavır alması da adaletin geldiği son noktayı gösteriyor. Kanunlar devleti ve suçluyu korumak için değil vatandaşı korumak için uygulanmalı. Bugün bakıldığında insanların büyük çoğunluğu adaletin olmadığı konusunda hemfikir.
Deprem yaklaşıyor binlerce insan çürük yapılardan kendi evlerine geçmek istiyor.
İstanbul gibi 20 milyonluk bir şehrin beklediği büyük bir deprem var. Ne kentsel dönüşüm yapılabilmiş değil, ne de konut mağduriyetleri giderilmiş değil. Esenyurt’tan konut almış binlerce aile bugün ya kirada oturuyor ya da varsa eski püskü kendi dairesinde oturuyor. “Büyük deprem olacak hazırlıklı olmalıyız” diyen onca bilim insanı varken, devlet yetkilileri de kentsel dönüşüm mesajı verirken, neden yüzde 85-90 oranında hatta, yüzde yüze yakın bitmiş projeler hak sahiplerine teslim edilmiyor.? Büyük depremde ölecek olan binlerce insanın hesabını kim verecek? TMSF’nin el koyduğu projeler var neden TOKİ aracılığı ile bitirilmiyor? Hatta bugün TOKİ’ye talimat verilmiş olsa tüm mağdurların sorunları ortadan kalkar.
“Devlet el atmadan bu sorunlar çözülmez”
EHA’ya konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Turyap Kurumsal Satış ve Pazarlama Müdürü Alper Perçin, yaşanan mağduriyetlerle ilgili şunları söyledi:
“İstanbul’da yaklaşık 100 bin konut mağduru var. Bunların büyük çoğunluğu Fikirtepe ve Esenyurt’ta bulunan inşaat projelerinden dolayı mağdurlar. Çoğunun tapusu var ama evleri yok. Mağdur olan yükleniciler de var. İnşaat firmaları arasında TMSF’ye devrolan, konkordato ilan etmiş, iflas etmiş olan firmalar var. Devlet el atmadan bu sorunlar kesinlikle çözülmez. Süreç çok uzadı artık devletin insiyatif alarak bu sorunları ortadan kaldırması gerekir.
Burada mağdur olan vatandaşlar, mağduriyetlerine çözüm bulamıyorlar. İnşaatların ne zaman tamamlanacağı tam olarak belli olmadığı için kimse bu evleri satın almak istemiyor. Zor durumdaki ev sahipleri çok düşük satış fiyatlarına evlerini satıyorlar.
Bu evleri satın alan ve satmak isteyen vatandaşlar dikkatli olmalılar. Ev alırken ya da satarken bu tarz mağduriyetler yaşamamak adına Profesyonel Gayrimenkul Danışmanlarından destek almalılar.”
Kaynak: Turk Emlak Haber Ajansı