Hayallerini gerçeğe dönüştürmek, başarı, zengin olmak, özgürlük, iş ve özel hayat arasında anlamlı bir denge kurma gibi amaçlarla çıkılan girişim yolculuklarının yalnızca pek azı mutlu sona ulaşabiliyor. Pek çok girişimcilik hikayesi başlamadan bitiyor, yarım kalıyor veya başarısızlıkla sonuçlanıyor. Bazı girişimler ise başarıyı anlık olarak yakalamış olsa bile uzun vadede istikrarı yakalamakta zorlanıyor.
Başarıyı sürdürülebilir kılmanın genelde başarıyı yakalamaktan daha zor oluğunu söyleyen Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı, Kamu Özel Ortaklığı (PPP) ve Proje Finansmanı Uzmanı Fatih Kuran, bir girişimin sürdürülebilir hale getirilmesinin yollarını şöyle açıklıyor:
Kadro Seçiminde Nokta Atışı
Henüz yolun başında olan bir girişimcinin zamanı -ilk heyecan ve işin daha emekleme aşamasında olması dolayısıyla- müşteriler ve operasyonel süreçlerden işin finansmanına kadar her şeyle tek tek ilgilenmeye yeterli olabilmekte. Zaman içinde büyüyen iş hacmi ve buna paralel artan iş yükü, girişimcinin iş süreçlerini belirlemek ve yönetmek için ilave kadrolar istihdam etmesi ihtiyacını doğuracaktır. Girişimcinin kendisi ile benzer önceliklere ve iş yapma anlayışına sahip bir ekibi oluşturacak ve yönetecek organizasyonel becerilere sahip olması gerekir. Aksi takdirde, şirketin takım oyunu oynamadan büyümesi sadece girişimcinin kapasitesi ile sınırlı kalacaktır. Pek çok başarılı girişim, büyüme aşamasında başlangıçtaki performansını daha büyük ölçeklere taşımakta sıkıntı yaşıyor. Müşteriler, başlangıçta aldıkları hizmet kalitesini alamamaya ve işler ilk zamanlarda olduğu gibi hızlı, hatasız akmamaya başlıyor. Girişimciler açısından işi kurmalarına neden olan motivasyonlarını ve vizyonlarını yeni kurulan ekiplere aktarmada yaşanan problemler ve takım olmakta yaşanan zorluklar, işin büyümesine engel teşkil ettiği gibi o zamana kadar yaşanan başarıları ve kazanımları da tehdit altına düşürebilmekte. Bu bağlamda sürdürülebilir başarının sırrı, başta doğru insanlar ile çalışmak ve girişimin enerjisini düşürecek bürokrasinin önüne erken aşamalarda geçmekte yatıyor. Kadro seçiminde önceliği, çalışılacak kişilerin yetkinliklerinin de önünde, karakterine, kişisel beklenti ve hedefleri ile takıma uyum kabiliyetlerine vermek başarıyı getirecek ekibi kurmanın önemli etmenlerden biri durumunda.
Profesyonel Finansal Yönetim
Şirketlerin işler kötüye gitmeden finansal yönetim ve nakit akışı konularında profesyonel destek almaları gerektiğinin altını çizen Fatih Kuran, “Finansal yönetim, sürdürülebilir başarının önemli bir anahtarı. Şirketler büyürken ilave yatırımlar yapmak, daha fazla mal alıp stok tutmak, daha fazla personel çalıştırmak durumundalar ki bunların hepsi ilave kaynak ihtiyacı doğurmakta. Şirketin ham madde alımı ve stoklaması, üretim, mamül stoğu, satış ve son aşamada tahsilata kadar faaliyet döngüsündeki nakit ihtiyacı hesabını daha baştan yapmayan ve ihtiyaç duyulacak finansal imkanları yaratamayan şirketlerin uzun vadede istikrarlı bir başarı yakalaması mümkün değil. Yapılan araştırmalar şirketlerin sıkıntı yaşamalarındaki en önemli unsurların başına nakit akışlarını iyi yönetememelerini yerleştirmekte. Yöneticiler, kağıt üzerinde var olan, başta kar olmak üzere, muhasebesel verilerin şirketin reel durumunu yansıtmadığının farkında olmayıp plansız programsız büyüme politikaları ile şirketin geleceğini zora sokabilmekteler” dedi.
Bir Sonraki Hamleyi Düşünmek
Girişimcinin doğru ve akılcı bir yaklaşımla strateji oluşturması gerektiğini belirten Fatih Kuran, sözlerini şöyle noktaladı: “Özetle; genelde iyi ve yaratıcı fikirlerle yola çıkılan girişim yolculuğu başarılı olduktan sonra, istikrarlı ve karlı büyümenin yakalanması için farklı yetkinliklere de ihtiyaç duyulmakta. Başarılı bir girişimcinin daha yolun başındayken iyi bir satranç oyuncusu gibi içinde bulunduğu durumu göz önüne alarak sonraki hamlelerinin ne olması gerektiğini baştan düşünmesi başarının anahtarı. Bu bağlamda ihtiyaçlarının, yetkinliklerinin, eksikliklerinin farkında olması ve doğru zamanda şirket yapısını destekleyici ilave tedbirleri alabilmesi gerekiyor.”