Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı tarafından hazırlanan ‘Yenilenebilir Güç Üretimi Maliyetleri 2020’ raporuna göre, dünya genelinde işletmede olan 800 gigavat kapasiteli kömür santrallarının aynı kapasiteli rüzgar ya da güneş projeleri ile yer değiştirmesi durumunda sistem maliyetinin her yıl 32 milyar azalacağı tahmin ediliyor. Bunun gerçekleşmesi halinde hava kalitesinin artacağı, 800 gigavat temiz enerjiden üretilen enerjinin karbondioksit kaynaklı emisyonları 3 gigaton azaltacağı hesaplanıyor.
YÜZDE 85 AZALDI
Rapora göre, maliyet açısından en ucuz kömür santrallarının bile yerini alan güneş ve rüzgar projelerinde, teknolojinin gelişmesi, ekonomik büyüklük, rekabetçi tedarik zincirinin oluşması ve yatırımcıların yeni teknolojilere uyum sağlama tecrübesi edinmesi maliyetlerin düşmesinin ana sebepleri oldu. Son 10 yılda seviyelendirilmiş enerji maliyetleri, şebeke ölçeğinde, güneş enerjisi santralları için yüzde 85 azalırken, fotovoltaik teknolojisinin kullanılmadığı güneş enerji sistemlerinde yüzde 68, karasal rüzgar santrallarında yüzde 56 ve deniz üstü rüzgar santrallarında yüzde 48 geriledi. Aynı dönemde seviyelendirilmiş enerji maliyetleri, jeotermal enerjide yüzde 45, hidroelektrik santrallerde ise yüzde 18 artış gösterdi.
GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 50 ARTIŞ
Rapora göre, 2000-2020 döneminde küresel yenilenebilir enerji kapasitesi 754 gigavattan 2 bin 800 gigavata yükseldi. Geçen yıl sadece yenilenebilir enerjide 261 gigavat kapasite kurulumu gerçekleşirken, bu oran bir önceki yıla göre yüzde 50 artış olarak kayıtlara geçti. Yeni kapasite artışında bu büyüklükler, fosil kaynaklar ya da nükleer enerjide görülmezken, 2015’ten beri yenilenebilir enerji yeni kapasite ilavelerinin yüzde 49’unu oluşturuyor. Bu oran yıllar içindeki dinamiklere göre yüzde 53’lere çıkabiliyor.