Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde, Sağlık, Ulaştırma ve Altyapı, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıklarının katkıları ve tüm sektör paydaşlarının iş birliğiyle başlatılan Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı‘na ilgi sürüyor.
Programın başlamasının ardından geçen 2 aylık sürede Güvenli Turizm Belgesi alan konaklama tesisi sayısı 2 bin 211’e, yeme-içme tesisi sayısı ise 1.235’e, tur transfer sayısı ise 1.431’e ulaştı.
Sektör temsilcileri Kurban Bayramı ve sonrasında yaz tatiliyle iç turizmin, ağustosla birlikte yabancı turist sayısının canlanmasını beklediklerini, bu sayede sertifika alan işletme sayısının artacağını düşünüyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, 50 odadan fazla odaya sahip tesislere Güvenli Turizm Belgesi alma zorunluluğu getirildiğini anımsattı.
Bağlıkaya, 50 odadan az kapasiteye sahip otellerin de gerekli hijyen koşullarını sağladıklarını kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye genelinde Güvenli Turizm Belgesi alan tesis sayısı günden güne artıyor. 10 Ağustos’tan itibaren Rusya’dan charter uçuşları başlıyor. Kurban Bayramı’nda iç pazarda başlayacak hareketliliğin ağustos ortası itibarıyla Rusya pazarının açılmasıyla birlikte sertifika alan otellerin sayısının daha da artmasını bekliyoruz. Çünkü bazı konaklama tesisleri kapılarını açmak için yurt dışından turist akışının hız kazanmasını bekliyor.”
“Uygulamayla ilgili yurt dışından olumlu dönüşler alıyoruz”
TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya, Almanya pazarından gelecek olumlu haberle açılan otel sayısının çoğalacağını belirterek, bu süreçte büyükelçilere ve yabancı basın mensuplarına Antalya’da otellerde alınan önlemlerin anlatıldığını hatırlattı.
Almanya’dan gelen tur operatörü ve seyahat acentelerine İzmir ve Antalya’nın salgına karşı önlemlerle ilgili tanıtımlarının gerçekleştirildiğini dile getiren Bağlıkaya, “Otellerde, transfer araçlarında, yeme-içme sektöründeki önlemlerle ilgili yurt içi ve yurt dışından olumlu dönüşler alıyoruz.” dedi.
Bağlıkaya, İngiltere ve Ukrayna pazarından Türkiye’de tatil yapıp dönenlerin pozitif düşüncelerinin gelecek günlerde talebi artıracağını vurguladı.
Sağlık Bakanlığı ve ilgili tüm birimlerin salgın sürecinde aldığı etkili tedbirlerden bahseden Bağlıkaya, bu tedbirlerin yurt dışında Türkiye’nin imajına son derece olumlu katkıları olduğunu vurguladı.
“Süreci başarılı yürütürsek turizmde yükselişimiz sürer”
Firuz Bağlıkaya, turizm sektörünün tüm dünyada sıkıntılı bir süreçten geçtiğine değinerek, 2020’nin turizm için kayıplarla geçen bir yıl olacağını söyledi.
“Burada önemli olan; 2020’yi en az kayıpla kapatıp bu süreci çok iyi yönettiğimizi bütün dünyaya göstermek ve 2021’e çok iyi bir giriş yapmak.” diyen Bağlıkaya, gelecek yılın çok iyi planlanması gerektiğine işaret etti.
Bağlıkaya, “Önümüzdeki yıla hazırlıklarımızı eksiksiz yapıp, tanıtma ve pazarlama konusunda başarılı bir süreç yönetirsek Türkiye dünya turizm liginde yükselişine devam edecektir.” diye konuştu.
“Otel, restoran, tur ve transfer aracı sayısı 5 bine yaklaştı”
RoyalCert Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Alphan Namlı, uygulama başladıktan sonra geçen 2 aylık sürede Güvenli Turizm Belgesi alan otel, restoran, tur ve transfer aracı sayısının 5 bine yaklaştığını belirterek, son dönemde başvurularda hareketlilik yaşandığını söyledi.
Bu üç alanda işletmelerin aldığı 4 bin 877 sertifikanın yüzde 53’ünü RoyalCert Türkiye’nin verdiğini vurgulayan Namlı, “Söz konusu sürede tam 2 bin 590 Güvenli Turizm Belgesi verdik. Her 3 alanda da pazar lideriyiz.” dedi.
Namlı, iç turizmdeki hareketliliğin ardından ağustosla birlikte yabancı turistlerde de canlılık beklediklerini kaydederek, bu sayede sertifikaya ilginin artarak süreceğini, zaten 50 ve üzeri oda sayısına sahip işletmelerde zorunlu olduğunu anlattı.
Program kapsamında belge verdikleri işletmelerde aylık denetimleri sürdürdüklerini aktaran Namlı, gizli denetimlere de başladıklarını bildirdi.
“Bakanlık programa uymayan otellere ciddi yaptırım uyguluyor”
Alphan Namlı, denetimlerde uygunsuzluk tespit etmeleri ya da zorunlu olduğu halde belgeyi almayanlarla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bildirimlerde bulunduklarını belirterek, bakanlığın işletme belgesi iptali dahil çeşitli yaptırımlarda bulunmaya başladığını ve bu konuda çok kararlı olduğunu söyledi.
Namlı, “Ayrıca Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) düzenli koordinasyon toplantılarıyla bizi ve diğer yetkili kuruluşları denetimlere ilişkin etkinlik ve hassasiyet gösterilmesi noktasında yakından takip ediyor. Bu kapsamda sadece sertifikalı işletme sayısının artmasını değil aynı zamanda buralardaki uygulamaların tam ve sürekli olmasını da ciddi bir şekilde talep ediyor.” ifadelerini kullandı.
“Müşterilere güven aşılıyor”
Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Tekin Öztan, sertifikasyon programının bakanlık tarafından başlatılmasının çok önemli olduğunu belirterek, bizzat bakanlıkça belirlenen firmaların sertifika vermesini önemsediklerini söyledi.
Ataşehir’de bulunan Sahan Restoran’ın Güvenli Turizm Belgesi’ni ilk alan yeme-içme işletmeleri arasında bulunduğunu dile getiren Özcan, müşterilerin belgeyi görünce içlerinin rahat ettiğini, sertifikanın onlara güven aşıladığını anlattı.
Öztan, “Yeme-içme sektöründe faaliyet gösteren tüm işletmeler bu belgeyi alarak müşteriye güven aşılamalı. Çünkü bu sertifika müşteriye, ‘Biz salgın kapsamında tüm önlemleri alıyoruz’ diyorsunuz.” dedi.