Yapılan arşiv araştırmalarında yöre halkı tarafından da bilinen bu kanalın, aslında Artuklular döneminde yapılan kanal olduğu belirlendi.
Doç. Dr. Erdal, 800 yıllık olan kanalın en büyük özelliğinin suyun ‘kapiler kuvvet’ denilen yöntemle ince borularla yukarı taşınması olduğunu söyledi.
Hasankeyf’in Artukluların başkenti olarak kurulan bir şehir olduğunu belirten Doç. Dr. Erdal, şöyle konuştu:
- “Hasankeyf, Dicle Nehri gibi tatlı suyun kenarında olmasına rağmen çevreden su getirilmesi bir problem oluşturmaktaydı. Özellikle yağışlı havalarda Dicle Nehri’nin bulanık ve çamurlu akmasından dolayı çevreden tatlı su ihtiyacı karşılanıyordu. Bunun için Artuklular döneminde şehre 6 kilometre mesafedeki dağlık alandan tatlı su alınarak yer yer topoğrafik yapıya uygun bir şekilde dehliz şeklinde tüneller veya açık alanda kayanın oyulması ile elde edilmiş kanal veya kagir örme duvar kanallar yapılarak kaleye su getirilmiştir.
- Bu kanalın özelliği ise suyu, kaynağından kaleye ulaştırma noktasında suyun debisi, arazinin topoğrafik yapısı ve eğimi kullanılmış. Bunun haricinde ise alçak seviyeden yüksek seviyeye suyun çıkarılması noktasında bize bilgiyi 1280 yılında bölgeye gelen İbn-i Şeddad vermektedir. Şeddad, kalenin doğusundan bir alandan alınan suyun kale meydanına kadar nakledildiğinden bahsetmektedir.
- Bu ise özellikle Şap vadisi gibi bir vadi üzerinden muhtemelen bir köprü veya buna benzer bir sistem kurularak su alçak seviyeden yüksek seviyeye çıkarılmıştır ki bunun için muhtemelen ‘kapiler su kuvveti’ dediğimiz ince borulardan faydalanılarak dönemin künk borularıyla kaleye su çıkarmış olmalarıdır. Bu bağlamda 1330’lu yıllarda Eyyubiler döneminde Hasankeyf’te yapılan su kanalı, bunun aslında Artuklular döneminde yapıldığını göstermesi açısından önemlidir.”
‘YÜZEY ARAŞTIRMASINDA TESPİT ETTİK’
2021’de Hasankeyf’te görevlendirildikten sonra özellikle hafta sonlarında boş kalan zamanlarında yüzey araştırması yaptıklarını söyleyen Doç. Dr. Erdal, “Kazıda görevli olan arkadaşlarla, öğrencilerle beraber arazide yüzey araştırması tarzında çeşitli etkinlikler gerçekleştirdik. Bu etkinlik çerçevesinde kanalı tespit ettik. Bu kanal aslında yöre halkı tarafından bilinen bir kanal ancak kanalın yapılan arşiv çalışmalarında, muhtelif kazılardan aslında bu kanalın Artuklular dönemine ait olduğu anlaşılıyor. İlk defa Artuklular döneminde yapılan bu kanal sistemi daha sonra Eyyubiler döneminde farklı yerlerden getirilen kanallarla Hasankeyf’in su ihtiyacı karşılanmıştır” dedi.