Kaçak yapılara karşı bir ‘çözüm’ olarak hayatımıza sokulan imar affı, mevzuata uyumlu yapılmayan on binlerce konutun ‘yasallaşmasına’ neden oldu. Özellikle Kahramanmaraş depremlerinin ardından oluşan yıkım, imar affına yönelik kamuoyunda büyük bir karşıt görüş oluşturdu.
İlk olarak 1987 ve en son 2018 yıllarında yapılan imar affı, Hürriyet’ten Oya Armutçu’nun haberine göre yakın zamanda anayasal engelle karşılaşacak.
İmar affına Anayasal yasak gelebilir:
Habere göre Adalet Bakanlığı, Anayasa’da imar suçlarının affedilmeyecek suçlar arasına alınması için taslak çalışma yürütüyor. Ayrıca mevcut mevzuatın gözden geçirilmesi, imar suçlarında düzenleme ve deprem fırsatçılarına yönelik önlemlere ilişkin de çalışmalar mevcut.
İmar affına yönelik anayasal çalışmanın, Anayasa’nın orman suçlarının affedilmeyeceğini belirten 169. Maddesi’ne bir ek yapılması üzerine olduğu ifade edildi. Söz konusu düzenlemeler için tahmini tarih verilmedi.
Salgın ve deprem dönemlerinde fahiş fiyat artışı yapanlara ağır cezalar yolda:
Bu çalışmalar kapsamında Türk Ceza Kanunu’na deprem ve salgın dönemlerine ilişkin özel bir madde eklenmesi öngörülüyor. Bu madde ile söz konusu dönemlerde ev kiralarında ve mal taşıma ve nakliye hizmetlerinde haksız ve hukuksuz fiyat artışı yapanlara 2 yıldan az olmamak üzere hapis ve ağır para cezası verilmesi planlanıyor.
Bugüne kadar imar affıyla hangi tür yapılar ‘affedildi’?
- Arsa veya hisse tapusunda oturma izni olmamasına rağmen konut olan yerler
- İskan belgesi olmayan binalar
- Azami yüksekliği aşarak kaçak kat çıkan plazalar, apartmanlar
- Konut olarak sayılsa da iş yeri veya ofis olarak kullanılan yerler
- Kat mülkiyeti tapusu olmayan yapılar