Başbakan Boris Johnson, düzenlediği basın toplantısında, kısıtlamaların ekonominin yanı sıra akıl sağlığı üzerinde de etkisi olduğunu bildiğini belirtti.
Ancak virüsün öngörülerden daha hızlı bir şekilde yayıldığını söyleyen Johnson, önlem almazlarsa durumun çok daha kötü olacağı uyarısında bulundu.
Bazı bölgelerdeki hastanelerin haftalar içinde kapasitelerini doldurma tehlikesi bulunduğunu ifade eden Johnson, “Can kaybı yüksek olacak ve sağlık uzmanları kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermek zorunda kalacak.” dedi.
“Şimdi harekete geçme zamanı, çünkü başka alternatif yok” ifadesini kullanan Johnson, 5 Kasım Perşembe gününden itibaren 4 haftalık bir karantina kararı aldıklarını duyurdu.
Bu yıl Noel’in çok farklı olacağını söyleyen Johnson, ancak şimdi alınacak sıkı önlemlerle insanların Noel’de birbirlerini görebileceklerine inandığını belirtti.
Başbakan Johnson, karantina konusunda “yalnız” olmadıklarını da ifade ederek, diğer Avrupa ülkelerini örnek gösterdi.
“Evde kalın. Ulusal Sağlık Hizmetlerini koruyun. Hayat kurtarın” çağrısı yapan Johnson’ın açıklamasına göre, karantina 2 Aralık’a kadar devam edecek.
Karantina kapsamında temel ürünlerin satıldığı marketler ve eczaneler hariç tüm perakende mağazaları kapatılacak. Bar ve restoranlar sadece paket servisi sunacak. Mart ayındaki ilk karantinanın aksine okullar ve üniversiteler ise açık kalmaya devam edecek.
İnsanlar evlerinden yalnızca eğitim, iş, yiyecek alışverişi ve egzersiz gibi belirli sebepler kapsamında çıkmalarına izin verilecek. Farklı hane halkı üyeleri bir araya gelemeyecek.
Öte yandan karantina kararı öncesi İngiliz basınına sızan hükümetin raporlarına göre, İngiltere’nin daha fazla kısıtlamaya gitmemesi durumunda ilk dalgaya oranla çok daha yüksek bir ölüm sayısına ulaşılacağı öngörülüyordu.
Hiçbir önlemin alınmaması durumuna ölümlerin günlük 4 bini geçebileceği, çok sıkı olamayan önlemlerde ise günlük sayının 2 bini bulacağı değerlendiriliyordu.
Bu arada Sağlık Bakanlığının açıklamasına göre, son 24 saatte 21 bin 915 yeni vaka tespit edilmesiyle toplam vaka sayısı 1 milyon 11 bin 660’a çıktı. Can kaybı ise, 326 artarak 46 bin 555’e ulaştı.
Daha önce bölgesel karantina politikası izleyen İngiltere, salgının oranına bağlı olarak “orta”, “yüksek” ve “çok yüksek” olmak 3 aşamalı bir plan uyguluyordu.
İlk aşama, kapalı veya açık alanlarda buluşmaların 6 kişiyle sınırlandırılmasını, barlar ve restoranların yerel saatle 22.00’de kapanmasını içeriyordu.
İkinci aşamada farklı hane üyelerinin kapalı mekanlarda görüşmeleri yasaklanırken, üçüncü aşama ise bu önlemlerin yanı sıra barlar ve restoranların kapatılmasını öngörüyordu.
Salgında Avrupa’da en çok ölümün görüldüğü ülkede son haftalarda günlük 20 binden fazla vaka görülürken, can kayıpları da 300’ü geçmeye başlamıştı.
Başbakan Johnson, 16 Eylül’de yaptığı açıklamada ikinci karantinanın “felaket” olacağını söylemişti.
İngiltere’de mart ayında da karantinaya gidilmiş ve önlemler aşama aşama büyük ölçüde temmuz ayında kaldırılmıştı.