Küresel iklim değişikliğinin tetiklediği karbon salımını azaltmak için dünyasına büyük görev düşüyor.
Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, inşaat dünyası için önemli bir kavram olan “karbon emisyonu” hakkında bilgi verdi.
Eren, Türkiye’nin bir ülkesi olduğu gerçeğinin ve şehirleşme oranının sürekli artmasının dikkate alınması gerektiğini bildirdi.
Erdal Eren, yarının ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran, daha iyi tasarlanmış, çevre, sağlık, eğitim, ulaşım, spor ve idari altyapılarıyla yaşanabilir şehirlerin hedeflenmesi gerektiğini anlattı.
“Karbon salımının azaltılması hedefi kapsamında inşaat sektörünün önemli bir yere sahip”
TMB Başkanı Eren, binalar ve inşaat-yapım süreçlerinin küresel karbon emisyonunun yüzde 40’ını oluşturduğunu belirterek şöyle konuştu:
Dünya Bankası tarafından yapılan bir projeksiyonda, 2050 yılında, dünyada her 10 kişiden 7’sinin şehirlerde yaşayacağı, kent nüfusunun tüm dünya nüfusunun üçte ikisini oluşturacağı ve küresel enerji tüketimi ile sera gazı emisyonlarının yüzde 70’inden fazlasının kentlerde olacağı öngörülmektedir. Ayrıca, yapılan çalışmalar, binalar ve inşaat-yapım süreçlerinin küresel karbon emisyonunun yüzde 40’ını oluşturduğunu göstermektedir. Binaların işletim dönemlerinde ısıtma-soğutma, aydınlatma için kullanılan enerjinin sebep olduğu emisyon yüzde 28’lik dilime sahipken kalan yüzde 11’lik kısım binaların yaşam döngüsü içinde kullanılan malzeme ve inşaat işlerinden kaynaklı karbondan gelmektedir. Dolayısıyla sürdürülebilirlik ve karbon salımının azaltılması hedefi kapsamında şehircilik ve inşaat sektörünün kaçınılmaz olarak önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir.
“Kaybedecek bir saniyemiz bile yok”
Deprem riskinin yüksek olduğu Türkiye açısından kentsel dönüşümün hayati önem taşıdığına işaret eden Eren, şu ifadeyi kullandı:
Bu konuda özellikle uzmanların İstanbul için yaptığı uyarılar göz önünde bulundurulduğunda kaybedecek bir saniyemizin bile olmadığı anlaşılmaktadır.
“Şehirleri inşa etmek sadece binaları kapsamıyor”
Şehirleri inşa etmenin, yalnızca binaları, köprüleri, yolları, altyapıyı değil, yaşamları da inşa etmek olduğunu vurgulayan Eren, şu değerlendirmeyi yaptı:
Bir şehri planlamak orada yaşayanların hayat kalitesini, güvenliğini, sağlığını, sosyal hayatını, hatta sonraki nesillere bırakacağı mirası da kapsamaktadır. Nitekim, müteahhitlerimiz bu bilinç ve sorumlulukla çalışmalarını sürdürmekte, sadece yurt içinde değil, yurt dışında da birçok önemli projeye imza atmaktadır.
11 bin 878 proje
Eren, müteahhitlerin, 1972 yılından Ekim 2023’e kadar yaklaşık 135 ülkede 487,5 milyar dolar değerinde 11 bin 878 proje üstlendiğini bildirdi.