İstanbul Boğazı’nın incilerinden 355 yıllık Vaniköy Cami’nin yangınla kül olması deniz itfaiyesini gündeme getirdi. Halen kıyı şeridindeki yangınlara denizden müdahale edebilen tek kurum olan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne bağlı 3 bot, Vaniköy Camii’ndeki yangını söndürmek için çabalamıştı. Yangının ardından deniz itfaiyesinin kurulması gerektiğinin bir kez daha gözler önüne serildiğini belirten Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü eski İstanbul Boğazı Baş Kılavuz Kaptanı Saim Oğuzülgen, görüşlerini Milliyet ile paylaştı. Oğuzülgen, “Denizle bu kadar iç içe ve kıyılarında tarihi eser barındıran şehrimiz için deniz itfaiyesi zorunluluktur. Denizdeki yangınlara KEGM, tam donanımlı gemi ve botlarıyla tam zamanında müdahale ediyor. Fakat deniz kıyısındaki yangınlar için özel ihtisaslı yani özel eğitim alan itfaiye birimi bulunmalı. Deniz itfaiyesi olmadığı için tarihi eser camiye yüksek basınç uygulamayan tekneler gönderildi” dedi.
‘Bu teşkilata ihtiyaç arttı’
İstanbul Boğazı’nda 250’ye yakın ahşap yapı bulunduğunu söyleyen İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç da deniz itfaiyesinin kurulması gerektiğini vurguladı. 1994 yılındaki Nassia tanker yangınını söndüren ekibin lideri Kılıç, “Bu teşkilata ihtiyacımızın arttığını görüyoruz. 4 deniz itfaiye biriminin, Büyükdere, İstinye, Karaköy ve Haydarpaşa’da konuşlandırılmasını tavsiye ederim. İstanbul Boğazı’nın ve deniz kenarındaki tesislerin korunması için çağdaş bir yönetmelik çıkarılarak İstanbul İtfaiyesi’ne bağlı Deniz İtfaiyesi kurulmalı” dedi.
Yeni birim önerisi
Eski kılavuz kaptan Mustafa Can ise, deniz itfaiyesi teşkilatlanmasının vakit ve bütçe gerektirdiği için KEGM bünyesinde yeni bir birim oluşturulmasını önerdi. Can, “İBB ile KEGM arasındaki protokol ile uzmanlık eğitimi verilecek personel karadaki yangınlara denizden müdahale ederek zararı en aza indirebilir hatta sıfırlayabilir” dedi.
Sultan Abdülhamit döneminde kuruldu
Batılı ülkelerde halen etkin görev yapan deniz itfaiye teşkilatının İstanbul’da da kurulduğu ve 91 yıl hizmet verdiği öğrenildi. Bratislava’da doğan ve II. Abdülhamit tarafından İstanbul itfaiyesini modernize etmesi için davet edilen Széchenyi Paşa, sahillerdeki yangınlara zamanında müdahale etmek için özel bir itfaiye birliği kurmak istemişti. II. Abdülhamit 1884 yılında ilk Türk deniz itfaiyesi (Bahriye taburu) kurulmasına izin verdi. Bahriye itfaiye taburu 1887 yılında tam donanımlı çalışmaya başladı. İstinye merkezli çalışan deniz itfaiyesi 1975 yılında görevini liman işletmelerine bırakarak kapatıldı.