Amorgos, yüzölçümü sadece 121 km2 olan, yaklaşık 2 bin kişinin yaşadığı dağlık bir Yunan adası.
Ancak bu ada hayli köklü bir tarihe sahip.
İlk Tunç Çağı’nda (M.Ö. 3500-2000) zenginlikleriyle ünlü olan Amorgos’ta, Eski Yunan uygarlığı döneminde Arkesine, Minoa ve Aigiale kentleri vardı.
Yörede yetişen pamuk ve ketenden, amorgina denen zarif, saydam bir kumaş dokunuyordu.
Ada, Romalılar tarafından da sürgün yeri olarak kullanılmıştı.
Adanın en ünlü yapısı Panagia Hozoviotissa Manastırı.
Kayalığın içine oturtulmuş, içinde Bizans dönemin bin yıllık Meryem Ana sembollerinin olduğu bu yapıya ulaşmak için 300 basamaklı merdiveni tırmanmak gerekiyor.
Amorgos’un plajlarından Agia Anna ise Luc Besson’un ‘The Big Blue’ filmini çektiği mekan olduğundan şöhrete sahip.
Diğer gözde plaj ise Mouras.
Arkesine, Minoa ve Aigiale antik kent devletlerinin kalıntıları, kalesi, yel değirmenleri ve 16. yüzyılda Venedikliler tarafından yapılan Gavras Kulesi diğer görülmesi gereken yerler.
Turizmin yanısıra zeytincilik ve balıkçılığın ana geçim kaynağı olduğu adada çok sayıda küçük otel ve deniz ürünü ağırlıklı yemekleri tadabileceğiniz restoran bulunuyor.