Son günlerde belki de koronavirüs-ten daha çok gündeme gelen konulardan biri Marmara Denizi’ni etkisi altına alan müsilaj odu. Halk arasından deniz salyası olarak da bilinen müsilaj nedeniyle Marmara Denizi’nde büyük bir temizleme çalışması da yürütülüyor. Ancak uzmanlar sorunun daha büyük olduğunu, farklı önlemler alınarak Marmara Denizi’nin kurtarılabileceğine dikkat çekiyor.
Denizden hayatını kazananlar yaşanan gelişmelerden etkilenirken, deniz canlıları için yaşanan tehlikenin boyutlarının ise daha korkutucu boyutlarda olduğua vurgu yapılıyor. Müsilajın olumsuz etkisi ise Marmara Denizi’nin kıyı şehirlerinde yaşanıyor. Balıkesir, Yalova, Tekirdağ’ın kıyı bölgeleri ve Marmara Denizi’ndeki adalara her yıl özellikle yaz aylarında ‘yazlıkçılar’ akın eder, günübirlik ya da haftalık olarak yerli turistler de büyük ilgi gösterirdi. Ancak bu yıl ortaya çıkan müsilaj tehlikesi nedeniyle talep bir hayli azalmış durumda. Biz de, bölgede sezonluk, haftalık ya da günlük ev kiralayan emlakçılarla temasa geçerek gelinen aşamadaki durumu konuştuk.
TELEFONLAR SUSTU
Önceki yıllarda haziranda okulların kapanmasının ardından bölgeye talebin hızla arttığına dikkat çeken Balıkesir Erdek’te faaliyet gösteren Mavi Emlak yetkilisi Hümmet Çilci, “Sınavların bitmesiyle de temmuzdan itibaren bölgenin nüfusu yazlıkçılarla ve tatile gelenler hızla artardı. Geçen yıl koronavirüse rağmen gelen turist sayısı da iyiydi. Ancak müsilaj tehlikesi ortaya çıkınca durum farklı bir hal aldı. Kapora verip sezonluk yazlık kiralayanlar kaporalarını geri istemeye başladı. Müsilajın boyutlarının anlaşılmasıyla da gelen talep de düştü. Geçen yıl 7 evin kiralama işlerini yapardık. Bu sene ise yalnızca 1 ev ile çalışıyoruz. Neredeyse 15 gündür telefonum çalmıyor” dedi. Koronavirüsle birlikte bölgeye olan ilginin arttığını hatırlatan Çilci, “Virüsten sonra insanlar denize yakın olması sebebiyle bölgeden ev ya da arsa almak istiyordu. Artan taleple fiyatlar da yükselmişti. Şimdi bu yatırımlarda da beklemeye geçildi” ifadelerini kullandı.
GEÇEN YIL KALABALIKTI
Avşa Adası’nda faaliyet gösteren Gönenç İnşaat Emlak yetkilisi Mehmet Salih Gönenç de bölgeye olan talebin geçen yıla kıyasla azaldığına dikkat çekti. Müsilaj tehlikesinin devam etmesi halinde turizmin daha da etkilenebileceğine vurgu yapan Gönenç, “Sezonluk kiralama yapanlar fiyatlarını da aşağı çekmeye başladı. Talebin azalmasının ardından bu yola gittiler. Koronavirüs öncesine göre de düşük seviyelerde. Geçmiş yıllarda adamız bu aylarda dolmaya başlardı. Kalabalıklar olurdu. Ancak bu yıl eski kalabalıkları göremiyoruz” bilgisini verdi.
Yine Avşa Adası’nda emlakçılık yapan Mustafa Dinç de şunları söyledi: “Gelen talep düşmeye başladı. Geçen yıl pandemiye rağmen Marmara ve Avşa adalarına çok fazla talep vardı. İnsanlar kaçış noktası olarak görüyordu. Avşa Adası’nda yüzeyde müsilaj yok gibi ama dipte olduğunu söyleniyor. Buna rağmen ilginin düşük olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca, birkaç müşterim gelerek evlerini satmak istediklerini söylediler. ‘Buraya denize girmek, balık tutmak için geldim. Şimdi ne yapacağım’ diyorlar. Bu yüzden evlerini satılığa çıkardılar.”
‘KISA DÖNEMDE SIKINTILAR YAŞANIYOR’
ERDEK’te emlakçılık yapan Emrah Turhan ise çok daha karamsar bir tablo çiziyor. Hâlâ sezonluk veya uzun dönemli kiralamalar için talep aldıklarını kaydeden Turhan, “Daha önceden burayı bilenler yine gelmek istiyor. Bölgede koylar fazla olduğu için insanlar oralar gidebiliyor. Bandırma’nın farklı bölgelerinde müsilaj tehlikesi olsa da Erdek tarafı çok sıkıntılı değil. Ancak kısa dönemli haftalık ya da günlük gelip gidenlerde bir azalma yaşanıyor. Marmara Denizi’nde yaşanan bu sorunun ardından İstanbul ve yakınlarındaki illerde bölgemize gelenler daha çok Karadeniz kıyılarına gitmeye başladı” diye konuştu.
HAVUZLU EVLERE TALEP ARTTI
Tekirdağ’da Trakya Gayrimenkul Ofisi’nden Alp Doğan, kentte talebin pandemi sonrası bir hayli yükseldiğini, fiyatların da buna paralel arttığına dikkat çekti. Bölgede deniz kenarında olan evlerle denizden uzak bahçeli evlerin olduğuna dikkat çeken Doğan, “Artan taleple birlikte denize yakın evlerin fiyatları çok yükselmişti. Bu yüzden talep de düşmüştü. Ancak bahçeli müstakil evlere hala talep oluyor. Buradaki evler ise pandemiden kaçış olarak görülüyor. Amaç denize girmek olmuyor genelde buraya gelenlerde. Müsilaj konusunda da biraz daha şanslıyız. Denizde koy olmadığı için akıntı da çok oluyor. Bu da müsilajın olmamasını sağlıyor” dedi. Delux Gayrimenkul’den Tuğçe Erten de, konu ile ilgili şunları söyledi: “Sezonluk taleplerde çok büyük talep düşüşü olmadı, pandemi sonrasında havuzlu müstakil evlere talep artmıştı. Hala bu durum devam ediyor. Haftalık kiralamalarda havuzlu evler tercih ediliyor. Kafa dinleyerek, kendi kendine tatil yapmak isteyenler gelmeye devam ediyor.”
İLGİ KARADENİZ KIYILARINA KAYDI
Marmara’da etkisini arttıran müsilaj sonrasında Marmara Denizi’nde tatile gidemeyenlerin talepleri de Karadeniz kıyılarına kaymaya başladı. Kocaeli’de Kefken ve Kerpe gibi yazlık bölgelere talep yükseldi. Bu da fiyatların artmasına neden oldu. Sakarya’da da Karasu’ya olan ilginin arttığı ifade ediliyor. İstanbul’un Karadeniz kıyıları da geçmiş yıllarda olduğu gibi büyük ilgi görüyor.
OTELCİLER UMUTLU
Oteller ise emlakçılar kadar umutsuz değil. Müsilajın görüldüğü Marmara Denizi’nde faaliyet gösteren otellerde dolulukların iyi olduğunu belirten Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği Başkanı Ersin Yazıcı, “Erdek’te tabaka olarak bir müsilaj problemi yaşanmıyor. Otel doluluk oranları temmuz itibariyle yüzde 50’nin üzerine çıkacak. Örneğin bize bağlı olan Çanakkale’de ise herhangi bir problem yaşanmıyor. Doluluk oranlarının yüzde 65 seviyelerinde olduğunu söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.