Sıfır Atık Projesi ile 11 milyon ton değerlendirilebilir atığın toplanarak geri dönüşüme kazandırıldığını, böylece 11 milyar lira tasarruf sağlandığını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “Plastik poşet kullanımını yüzde 80 oranında azalttık. 1 milyar 500 milyon lira tasarruf sağladık. Çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla 30 bin çevre denetimi yaptık. Çevreyi kirleten 4 bin 47 tesise 202 milyon lira idari para cezası uyguladık” dedi.
Kurum, 2021 yılının çıkarılacak bir iklim kanunu ile iklim değişikliğiyle mücadelede çok daha kararlı adımların atılacağı bir yıl olacağına inandığını söyledi.
Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Başkanı Turgay Türker ve yönetim kurulu üyelerini kabul eden Kurum, Bakanlık çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Dünyanın ve Türkiye’nin iklim değişikliği tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirten Bakan Kurum, “Önümüzdeki yıllarda etkisini çok daha derinden hissedeceğimiz iklim değişikliğiyle hepimiz mücadele etmek zorundayız. Ortak evimiz dünyamızı, çocuklarımıza çok daha güzel bırakmalıyız. Türkiye bugün, küresel iklim değişikliğiyle mücadele noktasında pansuman tedavileri değil, asıl sorunu ortadan kaldıracak adımları kararlılıkla atmaktadır” ifadesini kullandı.
Akdeniz Havzası’nda yer alan Türkiye’nin, bugün iklim değişikliğinin sel, heyelan, fırtına ve kuraklık gibi etkilerini çok ciddi boyutlarda yaşamış ve halen derinden yaşayan bir ülke olduğunu anımsatan Murat Kurum, bu afetler nedeniyle daha fazla kayıp yaşanmaması, iklim değişikliğine uyumun sağlanması ve gerekli tedbirlerin alınması amacıyla 541 maddelik ulusal, 7 bölge için ise 133 maddelik bölgesel iklim değişikliği eylem planları hazırladıklarını ve uygulamaya koyduklarını söyledi.
İklim değişikliğine uyum konusunda daha etkin adımlar atmak için bir iklim kanununa ihtiyaç olduğunu dile getiren Kurum, şu açıklamayı yaptı:
“Bugün artık yeşil bir ekonomiye gidiyoruz. Sınırlı kaynakları daha etkin ve verimli kullanmayı amaç edinen bir yaklaşıma geçiliyor. Yeşil ekonomiyle artık AB, ihracatını yapacağı ürünlere bu şartları getirecek. Biz de ülkemizdeki altyapıyı buna hazırlamak durumundayız. Bakanlık olarak yaptığımız çalışmalarımızı milletvekillerimizle paylaştık.
Bu çalışmaların çok daha kapsamlı şekilde yapılması için bir iklim kanununa da ihtiyacımız var. 2021 yılının, Meclisimiz tarafından çıkarılacak bir iklim kanunu ile iklim değişikliğiyle mücadelede çok daha kararlı adımların atılacağı bir yıl olacağına inanıyorum. Bu düzenlemeler de iklim değişikliğine uyum ve risklerle mücadele konusunda çok önemli bir kilometre taşı olacak.”
Kanal İstanbul Projesi
İstanbul Boğazı’nı koruyacak, millet bahçeleri ve ekolojik koridorlarıyla Türkiye’nin en çevreci şehircilik projesi olması planlanan Kanal İstanbul Projesi için çalışmaların devam ettiğini belirten Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızla beraber, Cumhuriyet tarihimizin en büyük dönüşüm projesini hayata geçiriyoruz. Yüzde 52’sini yeşil alanlara ve sosyal donatılara ayırdığımız Kanal İstanbul Projemizin ÇED sürecini üniversitelerimizin, vatandaşlarımızın görüşlerini alarak tamamladık. Üç etapta çevre düzeni planlarımızı onayladık.
“Planlarımızı tamamladık inşallah ocak ayı itibarıyla planlarımızı askıya çıkaracağız. 2021 yılı Kanal İstanbul’un başladığı ve hızlı bir şekilde yapılacağı bir yıl olacaktır. İlk yarısında temelleri atılır diye düşünüyorum. Ülkemize, İstanbul’umuza yakışacak bir proje olması açısından gerek çevrenin korunması gerek doğal kaynakların zarar görmemesi gerek İstanbul Boğazı’ndaki tehlikenin ortadan kaldırılması adına çalışmalarımızı detaylı yapıyoruz.”
“102 bin 500 binayı denetledik”
Bakan Kurum, geçen yıl kentsel dönüşümde yatırım bedeli 39 milyar lira olan 110 bin konutun dönüşümünü başlattıklarını, 30 milyar lira bedelli 85 bin konutun inşaat çalışmalarının da fiilen devam ettiğini söyledi.
Elazığ, Malatya ve İzmir başta olmak üzere şehirleri depreme hazırlıklı hale getirmek zorunda olunduğunu vurgulayan Bakan Kurum, “Bu siyaset üstü bakışla yapılması gereken bir iş. Acilen dönüştürülmesi gereken yapı stokunu elden geçirmek için çalışıyoruz. Her şehirde taleplerin önüne geçmiş durumdayız. Yapı denetim kapsamında sadece son 2 yılda 102 bin 500 binayı denetledik, 1800 hektar alanı koruma altına aldık. 297 bin 891 hektar büyüklüğünde 350 doğal SİT alanından 175’ini kesin korunacak hassas alan ilan ettik” ifadesini kullandı.
Kentsel dönüşümün merkezinin İstanbul olduğunu anımsatan Bakan Kurum, “Türkiye genelinde, sahada yatırım değeri 81 milyar lira olan 272 bin 261 sosyal konut ve kentsel dönüşüm konutumuzun inşası devam ediyor. 2021’de de toplam bedeli 25 milyar lira olan 80 bin konutluk kentsel dönüşüm ve sosyal konut projemize başlayacağız.” dedi.
İstanbul’da yaklaşık 1,2 milyon bina ve 5,9 milyon konutun bulunduğunu hatırlatan Kurum, şöyle devam etti:
“Bu konutlardan 1,5 milyonu riskli yapı. Bunlardan da 300 bininin acilen dönüşmesi gerekiyor. İstanbul’da 10 milyon metrekare büyüklüğünde 64 riskli alanda çalışıyoruz. Şu anda 370 bin bağımsız birimden oluşan 72 bin binayı da riskli yapı statüsünde yeniliyoruz.”
Geçen yıl temmuz ayının Cumhuriyet tarihinin en fazla konut satışının gerçekleştiği ay olduğunu anımsatan Bakan Kurum, şu bilgileri paylaştı:
“Türkiye genelinde haziran ayında 190 bin, temmuzda 230 bin, ağustosta 170 bin konut satıldı. 2020 yılı eylül ayı sonunda konut kredisi hacmi 277 milyar lira olarak gerçekleşti. Değeri 24 milyar lira olan 48 bin 985 konut yabancılar tarafından satın alındı.”