TSKB Ekonomik Araştırmalar, “Virgül – Deprem Yılı Tek Bir Yıl Değildir” başlıklı yeni raporunda, Kahramanmaraş merkezli depremlerden bu yana bölgenin ekonomik durumunu ve toparlanma sürecini ele alıyor. Depremin uzun vadeli etkilerine ve yeniden yapılanma sürecine dair stratejik önerilere dair detaylı bilgi için yazımızı okuyun.
TSKB Ekonomik Araştırmalar, afet bilincini artırmak ve hazırlıklılığı desteklemek amacıyla yeni bir deprem raporu yayımladı. “Virgül – Deprem Yılı Tek Bir Yıl Değildir” başlıklı rapor, Kahramanmaraş merkezli depremlerden bu yana bölgenin ekonomik durumunu ve toparlanma sürecini ele alıyor. Rapor, depremin etkilerinin sadece bir takvim yılı ile sınırlı olmadığını vurgulayarak, uzun vadeli bir perspektif sunuyor. Bu yazıda, rapordaki temel bulgular ve önerilere detaylı bir bakış sunacağız.
1. Depremin Uzun Vadeli Etkileri
Deprem Yılı Tek Bir Yıl Değildir
TSKB Ekonomik Araştırmalar’ın raporu, depremlerin ekonomik ve sosyal etkilerinin yalnızca bir takvim yılı ile sınırlı olmadığını belirtmektedir. Deprem bölgesindeki toparlanmanın uzun yıllar süreceği ve bu süreçte çok yönlü bir yaklaşım gerektiği vurgulanmaktadır. Bu bağlamda, depremin etkilerinin sürdürülebilir bir şekilde ele alınması gerektiği ifade edilmektedir.
2. Afet Bilinci ve Hazırlıklılığı Artırmak
2024-2026 Döneminde Yıllık Raporlar
TSKB Ekonomik Araştırmalar, 2024-2026 döneminde her yıl deprem bölgesindeki toparlanmayı izleyen raporlar yayımlamayı planlamaktadır. Bu raporlar, Türkiye’nin stratejik kalkınma alanlarına ve afet dayanıklılığına odaklanarak, paydaşlarla iş birliği içinde ilerlemeyi amaçlamaktadır.
3. Fiziki ve Sosyal Altyapının Onarılması
Toparlanma Sürecinde Öncelikli Alanlar
Raporda, deprem bölgesindeki barınma koşullarının yetersizliğine dikkat çekilmektedir. Barınma sorununun çözülmesi, insanların yeniden işlerine ve memleketlerine dönebilmesi için kritik öneme sahiptir. Ayrıca, kentlerin sosyal ağlarının onarılması gerektiği, sadece fiziki onarımların yetersiz olacağı ifade edilmektedir. Sosyal ağların inşasını destekleyecek politikalar önem taşımaktadır.
4. Cinsiyet Eşitsizliğini Ele Almak
Kadınların Ekonomik Hayata Katılımı
Rapor, afet sonrası kadınların ekonomik ve sosyal hayata katılımının toplumun afetlerle baş etme kabiliyetini artırdığını vurgulamaktadır. Ancak, deprem bölgesindeki kadın istihdam oranı ve ücretleri azalmış, bu durum cinsiyet eşitsizliğini derinleştirmiştir. Kadınların ekonomik hayata katılımının özel bir gündem maddesi olarak ele alınması gerektiği belirtilmektedir.
5. Yeşil Dönüşüm ve Stratejik Öneriler
Sürdürülebilir Kalkınma İçin Yeşil Yaklaşımlar
Raporda, yeşil dönüşümün küresel ticaret eğilimleri üzerindeki etkileri ve deprem bölgesinin yeşil ekonomik alan olarak kurgulanması gerektiği ifade edilmektedir. Öneriler arasında çevresel ürünlerin önceliklendirileceği, yeşil ekonomik alanlar oluşturulacağı ve tarımsal faaliyetlerde sürdürülebilir pratiklerin yaygınlaştırılacağı belirtilmektedir. Ayrıca, kadın, genç ve engelli istihdamına yönelik yatırımların desteklenmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
TSKB Ekonomik Araştırmalar’ın yeni raporu, depremin uzun vadeli etkilerini ve yeniden yapılanma sürecini ele alarak, afet bilinci ve hazırlıklılığı artırmayı hedeflemektedir. Rapor, hem fiziki hem de sosyal altyapının onarılması gerektiğini vurgularken, kadınların ekonomik hayata katılımının önemini de ortaya koymaktadır. Yeşil dönüşüm ve stratejik öneriler, bölgenin kalkınmasına katkıda bulunacak önemli adımlar olarak öne çıkmaktadır.