İlk olarak Çin’de ortaya çıkan ve dünyaya hızla yayılan koronavirüs (Kovid-19) salgını sebebiyle olumsuz etkilenen petrol fiyatlarında, Suudi Arabistan önderliğindeki Petrol İhraç Edenler Örgütüyle (OPEC) Rusya önderliğindeki bazı OPEC dışı petrol üreticilerini kapsayan OPEC+ grubunun geçen haftaki toplantısında petrol üretiminde ek kesinti kararı alınamaması ve Suudi Arabistan’ın gelecek ay ihraç edeceği ham petrol için indirime gitmesiyle daha büyük düşüş gerçekleşti.
Brent petrolün fiyatı 31,27 dolara kadar gerilerken, Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 29,46 dolar seviyesine kadar düştü.
Petrol fiyatlarının kısa ve orta vadede 50 doların altında seyretmeye devam edeceğini öngören uzmanlara göre, fiyatlardaki bu düşüş özellikle petrole endeksli doğal gaz ve LNG fiyatlarını da 6 ila 9 ay içerisinde etkileyecek.
Global Energy Research (GER) Partners Araştırma ve Strateji Direktörü Emin Emrah Danış, AA muhabirine, OPEC ve Rusya’nın anlaşamaması sebebiyle petrol piyasasında durağanlığın baş gösterdiğini ve petrol talebinin Kovid-19’un yayılmasına bağlı olarak ciddi anlamda düşmeye devam edeceğini söyledi.
Mevcut parametreler ışığında küresel petrol talebinin bu yılın ilk çeyreğinde günlük 2,5 milyon varil gerilemesinin beklendiğini kaydeden Danış, “Kovid-19’daki yayılmanın bundan sonra nasıl bir seyir izleneceğini kestirmek güç. O yüzden, bu hafta başında 30 dolar bandına kadar düşen petrol fiyatlarının da 50 doların altında seyretmeye devam edeceği söylenebilir. Bu durum Türkiye gibi petrolde yaklaşık yüzde 92, doğal gazda ise yüzde 98 ithalata bağımlı ülkelerin enerji ithalat maliyetlerini düşürebilmesi açısından oldukça önemli bir avantaj sağlıyor.” diye konuştu.
GAZ TARİFELERİNDE İNDİRİM GETİREBİLİR
Danış, petrol fiyatlarındaki düşüşü ve etkilerini sadece petrol piyasası açısından değerlendirmemek gerektiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Petrol fiyatlarındaki ve küresel talepteki düşüş doğal gaz ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) fiyatlarında da önümüzdeki aylarda hem bir düşüş hem de Türkiye açısından önemli bir avantajı beraberinde getirecektir. Türkiye’nin Rusya, İran ve Azerbaycan’dan uzun vadeli kontratlarla ithal ettiği doğal gazın fiyatı bir formülle belirleniyor. Burada ham petrol ve işlenmiş petrol ürünlerindeki belirli yüzdelere göre belirlenen fiyatlar, doğal gaz fiyatlarını 6 ila 9 ay geriden gelerek etkiliyor. Türkiye’nin bu yılın ilk çeyreğinde uzun dönemli kontratlarla ithal ettiği gazın fiyatı bin metreküp başına 250-260 dolar seviyesinde. Petrolde düşük fiyat seviyesinin devam etmesi, bu yılın üçüncü ve dördüncü çeyreğinde söz konusu fiyatların yaklaşık yüzde 30 azalarak bin metreküp başına 180 dolar seviyesine kadar gerilemesini sağlayabilir. Bu da ülkemizin enerji ithalat faturasındaki düşüşü destekleyecektir.”
Aynı etkinin spot LNG fiyatlarında da görüleceğini anlatan Danış, “LNG fiyatlarındaki düşüşün de devam etmesi durumunda, 2020’nin son çeyreğinde gaz tarifelerinde bir indirim için de imkan ortaya çıkabilir.” dedi.
Danış, doğal gaz piyasasını etkileyecek bu gelişmelerin Türkiye’nin 2021’den itibaren sona eren uzun vadeli gaz alım sözleşmeleri için de çok önemli bir pazarlık unsuru olacağını vurguladı.
PETROL ENDEKSLİ LNG İHRAÇ EDEN ÜLKELER OLUMSUZ ETKİLENECEK
Norveç’teki bağımsız araştırma kuruluşu Rystad Energy’nin Gaz ve Elektrik Piyasaları Bölüm Başkanı Carlos Torres Diaz, spot LNG piyasasında zaten düşük fiyatlarla ithalat yapan ülkelerin artık uzun vadeli gaz kontrat fiyatlarının daha da düşeceğini ve bu durumun nihai tüketiciye fayda sağlayacağını söyledi.
LNG piyasasında da özellikle petrole endeksli kontratların fiyat düşüşünden etkileneceğini dile getiren Diaz, “Gelirleri en fazla olumsuz etkilenecek ülkeler arasında Avustralya, Endonezya, Malezya, Katar, Cezayir ve Nijerya geliyor.” dedi.
Diaz, gaz fiyatlarının daha fazla gerilemesiyle ABD’nin de Avrupa’ya olan LNG ihracatını yeniden gözden geçirmesi gerekebileceğini belirterek, “Çünkü spot LNG kargolarında, daha düşük fiyatlar operasyonel maliyetleri karşılamayabilir. Diğer yandan, Asya’daki spot LNG fiyatları şu anda zaten çok düşük seviyelerde ve operasyonel maliyetlerini zorlukla karşılayabiliyor.” diye konuştu.