“Pura Vida” sokakta kimi görsek, nereye gitsek herkesin ağzında bu iki kelime. Ne demek olduğunu öğrenince ayrı bir anlam kazanıyor. Saf yaşam ve temiz yaşam demekmiş. Başkent San Jose’ye ilk indiğimizde çok anlayamamıştık. Nerede bu saf yaşam? Niye herkes sürekli bunu söylüyor? Derken arabamızı kiraladık ve ilk konaklayacağımız yer olan ‘La fortuna’ şehrine giderken neyi kastettiklerini anladık. Kosta Rika batısı ve doğusu arası 500 km olan, 5 milyon nüfuslu, baştan aşağı yemyeşil ve yağmur ormanlarıyla kaplı bir ülke. Ülke içinde yolların yüzde 80’i tek gidiş, geliş ve doğayı tahrip etmemek için ellerinden geleni yapmışlar.
Başkent dışında iç kısımdaki şehirlerde sokakları aydınlatan gece lambaları bile yok denecek kadar az. Niye böyle olduğunu sorduğumuzda doğa bize değil biz doğaya ayak uyduruyoruz ve bundan da çok memnunuz cevabını aldık. Kosta Rika ziyaretimiz öncesi çok gelişmemiş, halkı az eğitimli bir ülke olarak hayal ediyorduk. Dünya biyoçeşitliliğinin yüzde 5’nin Kosta Rika’da olduğunu, ürettikleri enerjinin yüzde 99’unun yenilenebilir enerji olduğunu, dünyanın en mutlu ülkelerinden birisi olduğunu ve ordusunun olmadığını öğrendiğimiz anda şaşkınlığımızı gizleyemedik.
Dünyadaki kelebeklerin yüzde 10’u burada yaşıyor
Kosta Rika 1821 yılında İspanya’dan ayrılan 5 ülkeden birisi. Ana dilleri uzun yıllar İspanya sömürgesi altında kalmalarından dolayı İspanyolca. Türkiye ile saat farkı 9. Malesef şu an için Türkiye’den buraya direkt uçuş yok. Kuru sezon olarak geçen aralık ortasından nisana kadar olan dönem ülkenin en çok ziyaret edildiği en güzel dönem. Mayıs-Ekim arası ise çok yağışlı ve daha az ziyaret edilen dönem.
Bu küçük ülkenin şaşırtan başka yönleri ise toprak olarak dünyadaki karaların sadece yüzde 0,03’ünü kaplamasına rağmen, dünyadaki kelebeklerin yüzde 10’undan fazlası burada yaşamakta. Aynı zamanda Kosta Rika’da yaklaşık 750 bin böcek türü ve 20 bin çeşit örümcek yaşamakta. Kosta Rikalı kadınlar eşlerinin soyadını almazlar ve bunun yerine kızlık soyadlarını yaşam boyu kullanırlar. Çocuklar babalarının adını alır, ancak annelerinin kızlık soyadını tam adlarına eklerler. Kosta Rika yüzde 96 okuryazarlık oranına sahip. Ekvador’dan sonra dünyanın en büyük ikinci muz üreticisi. Ayrıca orkide ülkenin ulusal çiçeği. Ülke ekonomisinin en önemli kaynağı ise turizm…
Yoga tutkunları için cennet
Dört gün geçirdiğimiz bu güzel ülkede doğal yaşam bize kendisini hayran bıraktı. Yeşilin tonları ve yağmur ormanları içinde akan turkuaz sular hâlâ aklımızda. Çok meşhur olan fortuna kahvesini bizzat gidip yerinde içmek ise ayrı bir haz. Bizim ailece yogaya karşı ilgimiz yok. Fakat bu ülke rehabilite olmak isteyen ve yogaya ilgi duyanlar için tam anlamıyla cennet. Ülkenin dört bir yanında sadece yoga seanslarının olduğu oteller var. Özellikle ciddi sayıda Amerikalı turist bu otelleri tercih ediyor. Maalesef bu da fiyatlara yansıyor. Guatemala-Meksika-Kosta Rika gezimizin en pahalı bacağı bu sebepten Kosta Rika idi. Ülkenin aklımızda kalan tek kötü özelliği bu diyebiliriz. En iyi yönü ise bizi bambaşka bir hayvanla tanıştırması Sadece belgesellerde gördüğümüz namı diğer tembel hayvan. İsminin hakkını veren bu hayvan günde 15-18 saat arası uyur ve yerde 1 saatte sadece 15-30 cm arası ilerler. Tam bir miskin. Kosta Rika ile özdeşleşmiş diğer bir hayvan ise Tukan. Neredeyse vücudu kadar uzun olan rengârenk gagası ile Tukan hayatınızda görebileceğiniz en enterasan kuşlardan.
Kosta Rika’ya gidip kahveden bahsetmezsek olmaz. Kosta Rika kahvesi olgun, temiz bir görünüme ve yüksek asiditeye sahip ve bu nedenle Orta Amerika kahveleri arasında en çok tercih edilenler arasında yer almakta. İçimi yumuşaktır ve bize göre dünyanın en iyi kahvesidir.
Biyoçeşitliliğe, şelaleye, yağmur ormanlarına, asma köprülere, Volkanlara, doğal yemeklere doyduğumuz Kosta Rika’dan biz çok güzel anılar ile ayrıldık. Dünyanın dört bir yanından topladığımız anılarımızdan en özellerinden birisi olarak yerini aldı. Umarız sizlere de hayatınızın bir döneminde bu eşsiz ülkeyi görmek nasip olur.