22 Kasım’da su tutmaya başlayan, Türkiye’nin en yüksek barajı Yusufeli Barajı’nda; su seviyesi, her geçen gün yükseliyor. Kemer baraj sınıfında 275 metreyle Türkiye’nin 1’inci, dünyanın 5’inci en yüksek barajı olan Yusufeli Barajı havzasında; su yüksekliği 106,57 metreye, depolanan su miktarı da 228,53 milyon metreküpe ulaştı.
İlçenin yanı sıra, yol ve köprülerin sulara gömüldüğü eski yerleşim yerinde, birçok bina da görünmez oldu. 153 yıllık tarihinde 7’nci kez taşınan ilçelerinin, anılarla suyun altında kaldığına tanıklık edenler, doğup büyüdükleri yerlere son kez bakmak için geliyor. Fotoğraf tutkunlarının da ilgi gösterdiği bölgede suların ulaşmadığı noktalarda geri dönüşüm yıkımları sürüyor. Bazı kişiler de kışlık yakacak odununu, suların henüz ulaşmadığı alanlardan karşılıyor.
‘AĞLAMAMAK ELDE DEĞİL’
Anılarının sular altında kaldığını söyleyen Nurettin Demirci, “Ben doğduğumdan beri buradayım. Burada büyüdüm. Çalıştım, çabaladım. Bahçe yaptım burada. Kendim, inşaatında çalıştım, ev yaptım. Burada sadece anılarımız değil emeklerimiz de var. Geldim şu taşın başında ağladım. Ağlamamak elde değil. 78 yaşındayım. Binalar sular altında kaldı ama ben bu suyun yüzeyine baktığım zaman her şeyi bir fotoğraf karesi, bir film sahnesi gibi hatırlıyorum” diye konuştu.
Gülünaz Durur da “Çok duyguluyum. Çocukluğumun geçti yerler buralar. İyi anılarımız, kötü anılarımız hep burada yaşandı. Bugün de buraya bakmaya geldik. Gözümüzün önünde burası, sular altında kaldı. Çok üzgünüm bu anlamda” dedi.
Avni Yılmaz ise “Yıllarım burada geçti. Anılarımızla baş başa kaldık. Evlerimiz, mezarlarımız, mahallelerimiz sular altında kaldı. Hüzünlüyüz ama yapacak bir şey yok. Tepeye çıkıp bu alana bakarsanız buradan daha iyi baraj yapılacak başka bir yer bulamazsınız. Devletimiz var olsun. Biz giden anılarımıza üzülüyoruz” ifadelerini kullandı.